Üç-beş arkadaşla huzurunda bulunurken eline telefonu verdiler… Muhatabı ile konuşmaya çalışıyor bir türlü anlaşamıyordu. Birden gözünden yaşlar boşandı, hıçkırıklar başladı. Anladık ki, konuşmuyorlar karşılıklı ağlaşıyorlardı. Telefonu verdikten sonra “Bizim Mehmet Uslu idi… Ama konuşamıyor… Sadece hıçkırıklarını duyuyordum. Zaten Başhekim Mehmet Bey, ümit verici konuşmamıştı!..” dedi.Dostların birer birer terk edişini hüzün ve hasretle ifade etti. Öyle ya Hacı Kemal, Tuzcu Cahit, Mustafa Asutay, Naci Şençekicer, Köse Mahmut, Mustafa Birlik ve niceleri gitmişti…Bir-iki gün geçmedi Mehmet Uslu Ağabey’in vefat haberi geldi. Sabah namazı kılacağız ama rahatsız olduğu için»»
↧