İslâm dünyasının, ortak bir yol haritasında müşterek hareket edebilmesi için önce oturup konuşması ve anlaşması gerekiyor. 1918’de Rus esaretinden firar edip Türkiye’ye gelen Bediüzzaman Hazretleri’nin, zamanın genelkurmay başkanı ve başbakan vekili olan Enver Paşa tarafından karşılanıp, Şeyh-ül İslâm’lığa bağlı Daru’l- Hikmet’il- İslâmiye’de görevlendirilmesi sağlanmıştır. Bu görevlendirmede Enver Paşa yanında padişahın ve şeyhülislâmın da imzaları vardır.Daru’l- Hikmet’il- İslâmiye, gelişen dünya olaylarında ve her gün yeni gündeme gelen meselelere çözüm getirmek için İslâm âlimlerini bir araya getirerek çareler aramıştır. Ama bu çok geniş mevzulara, bütün İslâm dünyasının kabul göstermesi için sadece Osmanlı ulemasının»»
↧