Başbakan Erdoğan’la Kuzey Afrika seyahatindeyim. Üç ülkeyi kapsayan gezinin ilk durağı Fas. Bugün Cezayir’deyiz, yarın Tunus’ta. Herkesin aklı fikri Türkiye’de. En sık sorulan soru; ‘Son durum ne?’ Taksim’de, Kızılay’da hava nasıl?Protestolar ‘ağaç protestosu’ olmaktan çıktı. Bambaşka nitelik kazandı. ‘Can sıkıcı’ boyuta taşındı.Afrika gezisi iptal edilebilir miydi? Ülkenin tansiyonu yüksek. Seyahatin tarihi günler öncesinden planlandı. İptalin hiç konuşulmadığı, gündeme bile gelmediği anlaşılıyor. Erdoğan zaman zaman kontrolden çıkan olayları olağan programını değiştirecek düzeyde görmüyor. Rabat’ta ‘birkaç gün içinde yatışacağını’ söyledi. Erdoğan, yurtdışına çıkarken basın toplantısı düzenler. Gezi programıyla ilgili bilgi verir, gündeme ilişkin soruları cevaplandırır. Gözler söyleyeceklerine çevrilmişti. Başbakan ‘duruşunu’ değiştirmedi. ‘Marjinal gruplarla işbirliği’ yaptığını söylediği CHP’ye yüklendi. Sandığa vurgu yaptı.Seçimler pek uzak değil. Üstelik sandıklar peş peşe. Erdoğan açıklamasında ‘Olayların iç ve dış bağlantıları var’ dedi. Ancak ayrıntıya girmedi. Dış bağlantılardan kasıt az çok belli. Türkiye ile hesabı olan ülkelere bakmak lazım. Çok uzaklara gitmeye gerek yok, hemen yanı başımızda olağan şüpheli komşularımız var.‘İç bağlantı’ derken neyi söylemek istedi? Herkesin gördüğü, sahnenin önündekiler değil herhalde. Ellerindeki parti flamalarıyla olayları köpürten, yüzleri kapalı, çevreyi ateşe veren aşırı uçları sahaya kim sürdü? Asıl soru bu. İç bağlantıdan kasıt Ergenekon türü derin yapılar mı? Tam tasfiye edilmedikleri muhakkak. Uyuyan hücreler harekete mi geçti? Devlet için bunu tespit etmek zor olmasa gerek.Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’la konuşuyoruz. “Olaylar hayatın akışıyla açıklanamayacak boyuta tırmandı. Planlı ve organize hareket.” dedi. Kendisi ve eşinin cep telefonlarına Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nden pasajlar gönderildiğini söyledi. Olağan bir durum değil bu. Bozdağ ‘kendi düşüncem’ notunu düştükten sonra ‘Olayları yöneten bir akıl var’ dedi.Bu planı tertipleyen, sokağı ateşe veren bu akıl kim? Toplumsal muhalefet boyutunun dışında bir durum bu. Ülkede AK Parti’nin icraatlarından, varlığından hoşnut olmayan çok çevre var. Gezi Parkı’nda muhalefet bloku birleşti. Taksim’le sınırlı kalsaydı izahı kolaydı. Hiç şüphesiz oradan yükselen sese kulak vermekte fayda var. Olayın siyasi yönü inkâr edilemez. CHP, başından beri ön safta. Cevabını aradığımız, olayları yakıp yıkma boyutuna kimin tırmandırdığı? Başbakan Erdoğan da Bozdağ da ayrıntıya girmedi ancak kanaatim olayların arka planına dönük ciddi tespitlerinin olduğu yönünde. Siyasi irade, bu tip yapılar devletin ne kadar derinlerinde gizlenirse gizlensin iz sürme, yakalayıp çıkarma kabiliyetine sahip. Cumhurbaşkanı Gül’ün devreye girmesi iyi oldu. Önce anamuhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu’yla görüştü. Ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’la... Arınç, yumuşak bir üslupla herkesin duymak istediği mesajları verdi. Bunlar kendi düşünceleri değil. Hükümetin görüşü. Başbakan’a vekâlet eden o.Biraz da geziden kısa not. Seyahat, ekonomi ağırlıklı. Erdoğan’a 5 bakan 200’ün üzerinde işadamı eşlik ediyor. Bouregreg ırmağının Atlas Okyanusu’na döküldüğü yerde kurulan Rabat, görülmesi gereken bir şehir. Kazablanka, Marakeş ve Tanca gibi ilgi odağı olan başka şehirleri var. Başbakan, Rabat’taki İş Forumu’nda ‘Birer yıl araya ortak bakanlar kurulu toplantısı yapalım. İlişkileri daha ileri taşıyalım.’ dedi. Gerek Fas gerekse Cezayir’de Başbakan Erdoğan’a ilgi olağanüstü. Erdoğan, dün Cezayir’de yoğun alkışlar arasında milletvekillerine hitap etti. Seyahatin rakamlara yansıyan sonuçları da olacak. Uzun uzun bunları yazmak isterdim ama aklımız Türkiye’de. Umarım Arınç’ın mesajlarından sonra sokaklara aklıselim hâkim olur.
↧