Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Şahin Alpay - İsveç'te çok-kültürcülüğün krizi mi?

$
0
0
İsveç, 13 Mayıs’ta Stockholm’ün çoğunlukla göçmenlerin yaşadığı Husby semtinde 69 yaşında, elinde bıçak olan bir göçmenin polis tarafından vurularak öldürülmesi, bir hafta sonra öfkeli gençlerin otomobilleri ve binaları ateşe vermeleri olayının şokunu yaşamaya devam ediyor.Husby’de ne oldu? Olup bitenlerin İsveç’te ve daha geniş olarak Avrupa’da yerlilerle göçmenler arasındaki ilişkiler açısından anlamı nedir? Doktora tezimi 1970’lerde Stockholm’de yaşayan Türkiyelilerin siyasal toplumsallaşması üzerine yazmamdan bu yana arama mesafe girdiyse de, Avrupa ve göçmenler konusuna ilgim sürüyor.İsveç’teki sol yorumculara göre, göçmenlerine en iyi davranan ülkede bu beklenmedik öfke patlaması ‘neo-liberalleşmenin’ eşitsizlik ve yoksulluğu artırmasının sonucu. Sosyal demokrat muhalefete göre ise olaylar, sağcı belediyenin göçmenlere yönelik hizmetleri ihmal etmesinden kaynaklandı. İstatistiklere gelince: İsveç’te yoksulluğun arttığı iddiası inandırıcı değil. AB’nin yoksulluk tanımına girenlerin oranı İsveç’te % 1,2, AB ortalaması ise % 8,8. AB’de gelir dağılımının en adil olduğu ülke, Slovenya’dan sonra İsveç. Eğitim ve sağlık hizmetlerinin ücretsiz; sosyal harcamaların kısıtlamalara rağmen hâlâ yüksek olduğu İsveç’te ortalama ücretin % 70’i göçmenler dahil herkese işsizlik sigortası olarak ödeniyor.İsveçli ‘neo–liberal’ iktisatçı Johan Norberg’e göre eşitsizlik, gelir dağılımında değil, işsizlik oranlarında. Bu oran yerliler arasında % 6,4 iken, göçmenler arasında % 16’ya çıkıyor. Aradaki uçurumun nedeni ise, çalışanları koruyan yasalar. İşten ilk çıkarılanlar son girenler olmak zorunda; iş sözleşmeleri 6 ay çalışmadan sonra otomatik olarak yenileniyor. Dolayısıyla iş piyasası, eğitimi, iş tecrübesi ve dil bilgisi zayıf göçmenler aleyhine çalışıyor; bu da onları toplumdan soyutluyor. (Prospect, 6 Haziran)Anlamlı bir başka analize, İsveç’te doğup büyüyen ve şimdilerde ABD’de çalışan Tino Sanandaji adlı İranlı Kürt sosyal bilimcinin “Ütopyayı ateşe vermek / Torching utopia” adlı makalesinde rastladım. (National Review Online, 4 Haziran) Yazara göre sorunun ‘neo – liberalleşme’ ile ilgisi yok: Göçmenler nüfusun % 10’unu oluşturuyor, ama sosyal harcamaların % 60’ı onlara gidiyor. Olayın İslam’la da ilgisi yok, çünkü Husby eylemcilerinin çoğu dindar olmadığı gibi, bir bölümü de Hıristiyan göçmenlerden oluşuyordu. Sorun esas olarak, çok - kültürcülükten kaynaklanmakta. İsveç, çok - kültürcülük politikalarını Avrupa’da en ileriye götüren ülke.Göçmenlerin geldikleri ülkenin kültürünü korumaları destekleniyor. İsveçli aydınlar Batı’nın insanlığa demokrasi, insan hakları, bilimsel devrimler gibi katkılarını değil, dünyanın geri kalanına karşı işlediği suçları, sömürgeciliği ve emperyalizmi vurguluyor. Göçmenler neye uyum sağlayacakları konusunda boşlukta kalmakta. İsveç devleti onlara çok sıcak ve cömert davranıyor, çok-kültürlülüğe gönüllü olmayan İsveç toplumu ise soğuk ve mesafeli. Dolayısıyla İskandinavya çok-kültürcülüğün sınanması için elverişli bir ortam değil. Görünüşü farklı olanlar, ikinci sınıf vatandaş olmaya devam ediyor.İsveç hükümetinin böyle düşünmediği muhakkak. Dışişleri Bakanlığı baş danışmanı Büyükelçi Olof Ehrenkrona ile bu konuları konuşma fırsatı buldum. Göçmenlerin, emekleriyle refaha katkıda bulunmakla kalmadıklarını, çok türdeş olan bir toplumun farklılığa saygıyı öğrenmesini sağladıklarını söyledi. Özellikle Türkiyeli göçmenlerin katkısından memnuniyeti ifade etti. Fırsat bulunca konuya döneceğim.

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Yildiz yükseltme


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue