Dış piyasalarda ekonomik gelişmeler açısından yaz aylarına göre oldukça hareketli denebilecek bir haftayı geride bıraktık.Haftanın gündemini merkez bankaları oluşturdu. Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) aylık faiz toplantısı yapıldı. ECB beklenildiği gibi faizi değiştirmedi. Yüzde 0,50’de bıraktı. Toplantı sonrası Başkan Mario Draghi basına yaptığı açıklamada; halen uygulanan yüzde 0,50 faizin taban olmadığını, ekonomi canlanıncaya kadar parasal genişlemenin sürdürüleceğini belirtti. Konuşmasının satır aralarında da kredi büyümesinin, ekonomideki büyümenin aşağısında kaldığını söyledi. Bu açıklamalar piyasalarda olumsuz algılandı. Hafta başından beri 1,3300’lere kadar tırmanan Euro/dolar 1,3202’ye kadar geriledi. Cuma gün açılışında da 1,3225’ten işlem gördü. Amerikan Merkez Bankası FED’in iki gün süren toplantısı çarşamba akşamı TSİ 21.00’de sona erdi. Piyasa çevrelerinin bu toplantıdan önemli bir beklentisi olmamasına rağmen FED’nin aylık varlık alımlarının sınırlandırılması veya sonlandırılması konusunda bir takvim açıklanabileceği umudu taşıyordu. FED toplantısından varlık alımlarına devam edileceği kararı çıktı. Piyasalar bu karara biraz şüpheyle baktı. Salı günü ABD’den açıklanan 2. çeyrek büyüme verisi yüzde 1,70 olarak beklentilerin oldukça üzerinde geldi. Beklentiler yüzde 1 düzeyindeydi. ABD ekonomisi ilk çeyrekte de yüzde 1,80 büyüdü. Ayrıca, ABD’den hafta içinde gelen aylık ve haftalık makroekonomik verilerin ekonomideki büyümeyi destekleyecek nitelikte olduğunu gösterdi. Yıl sonunda görevi sona erecek olan FED Başkanı Bernanke, varlık alımlarının sonlandırılması konusunda ser verip, sır vermese de, yıl sonuna kadar varlık alımlarına sınırlama geleceği biliniyor. Bazılarına göre bu takvimin yeni gelecek başkana bırakılmayacak. ABD’den dün açıklanan tarım dışı istihdamın 162 bin kişiyle beklentilerden düşük (beklenti 184 bin kişi) gerçekleşmesine rağmen, işsizliğin yüzde 7,4 ile 2008’den bu yana en düşük seviyeye gerilemesiyle piyasalar kısa süreli dalgalandı. Hafta boyunca 1,3200-1,3300 aralığında dalgalanan Euro/dolar paritesi gelecek hafta ve aylarda 1,3000-1,2500 aralığında dalgalanabilir. Varlık alımlarının sonlandırılması beklentisine en büyük tepkiyi altın fiyatları gösteriyor. FED toplantısından varlık alımlarına devam kararı çıkmasına ve ECB’nin de benzer eğilimine rağmen hafta başında ortalama 1335 dolar/ons’tan işlem gören altın fiyatı cuma günü 1283 dolar/ons’a kadar geriledi. ABD’nin beklentilerin aşağısında gerçekleşen istihdam ve beklentilerden olumlu gerçekleşen işsizlik oranıyla altın gün sonuna doğru 1300-1315 dolar/ons aralığında dalgalandı. Altın fiyatında 1300 dolar/ons desteğinin gelecek günlerde olası kırılması halinde, üç ay önceki 1180 dolar/ons ve aşağısına gerilemesi şaşırtıcı olmayacak. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (MB) hafta içinde yılın üçüncü enflasyon raporunu açıkladı. Yıl sonu enflasyon hedefini yüzde 5,2’den 6,2’ye revize etti. “İstisnai ve Normal Gün” uygulamaları ile günlük geçici parasal sıkılaştırmaya gideceğini duyurdu. Piyasalar bu açıklamalarla rahatladı. MB önceki haftaki toplantısında faiz koridorunun üst limitini 75 baz puan artırarak yüzde 6,50’den yüzde 7,25’e yükseltti. Bu gelişmeler sırasında 1,9100 TL’ye kadar gerileyen dolar fiyatı bir süre 1,9200-1,9250 TL aralığında sakin seyir izledi. FED’in varlık alımlarını sonlandıracağı yorumları da kullanılarak hafta içinde dolar yeniden 1,9500 TL’ye yükseldi. MB normal günlerde 50 milyon dolarlık döviz satış ihalesiyle dövizdeki fiyat oynaklığının önüne geçmeye çalışıyor. Dolar bir süre daha 1,9200 TL’nin üzerinde kalabilir. Bu ay içinde 1,9000 TL’ye doğru gerileyebilir.
↧