Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

İbrahim Öztürk - Önce akıl, bilgi ve strateji

$
0
0
Gelişen olaylar bizim hâlâ bir medeniyet tasarımına sahip olmadığımızı gösteriyor. Gören de daha dün Orta Asya çöllerinden göç ettik zanneder. Mefkûresine sahip olmadığınız bir şeyi tasarlayamaz ve inşa edemezsiniz. Devlet yönetmeyi, kentler inşa etmeyi, büyük projeler geliştirmeyi beceremiyor, sonuç alamıyoruz.Suçu dağa bayıra atmakta, sorunları olabildiğince görmezden gelmekte, ayyuka çıkınca halının altına süpürmekte maharetliyiz. Rasyonel düşünüp akla ve bilgiye dayalı soğukkanlı tepki veremiyoruz. Kafamız kızıyor ayaküstü ‘bölgemizde komşularla TL alanı kurarım ha!’ diyoruz, herkes ilk defa orada duyuyor, aradan bir ay geçmeden ‘TL zone’ alanında kanlı bıçaklı olmadığımız bir tane ülke kalmıyor. Hem bizimle, hem de kendi aralarında. ‘O zaman biz de İslam Olimpiyatları kuralım’ diyoruz. Tam da bu ortamda bir diğeri daha cömert; ‘İslam NATO’su, İslam Ortak Pazarı, İslam ortak parası’ diyor. Duygularımız gaza geliyor. ‘AB olmazsa hemen Şanghay Beşlisi’ne giriveririz.’ diyoruz. Güven erozyonuna uğratan, kafa karıştıran ‘iki cami arasında bi-namaz’ türü bir şey. Yani bırakın inşa etmeyi, projelendirmeyi, başarıp hayata geçirmeyi, hayalini kurmayı bile beceremiyoruz. Başaramadığımız ‘büyük projelerden’ birisi de AB. Kurnazlık yapıp arkadan dolanmak üzere AB sürecini emsalsiz bir şekilde Gümrük Birliği (GB) ile sürdürmeye karar verdik. Ama ‘gol için giderken, kalemizde gol görmeyelim’ diye bir uyanıklık daha yaptık: ‘GB anlaşmasıyla beraber Türkiye, AB’nin üçüncü ülkelerle yapacağı bütün anlaşmalara taraf olacaktır.’ ibaresini çıkarttık. ‘Rumlar AB’ye ortak olursa bizimle de otomatikman aynı statüye sahip olur.’ diye... Kim demişti? Tansu Çiller’in DYP’si ile Deniz Baykal-Murat Karayalçın’ın CHP’si. Sonuç ne mi? Bugün AB krizden çıkmak için ticaret ve yatırım hacmini artırmak üzere G.Kore, ABD, Cezayir, Meksika, G.Afrika vs. birçok ülke ile serbest ticaret anlaşması (STA) yapıyor. Bu ülkeler artık anlaşma kapsamında mal ve hizmetlerini vergisiz, korumasız AB pazarına sokunca, gümrük birliği sebebiyle de bize satabiliyor. Biz ise ‘AB’nin yaptığı anlaşmalar bizi bağlamaz, taraf da olmayız.’ demiştik ya, şimdi ne 3. ülkelerin pazarlarına aynı şartlarla ulaşabiliyoruz, ne de pazarımızı koruyabiliyoruz. Ve soluğu AB’nin kapısında aldık; ‘vazgeçtik, sizin yaptığınız STA’lara taraf olmak istiyoruz.’ AB bir defa bize karşı zaten iyi niyetli değil. Bir de kendi rızan ile kendi kalene golü çakmışsın, AB bir daha buna yanaşmıyor. Buna zorlayacak yaptırım gücün de pek yok. O zaman daha komik ve çok daha zor bir çözüme yöneliyoruz: AB ile STA yapan ülkelere gidip; ‘bizimle de yapsana’ diyoruz. Hazır sana karşı müthiş bir ticari avantaj elde etmiş, yapar mı? İşte şimdi Türkiye ABD ile de böyle bir süreci kotarmak istiyor. Bu hafta Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan Washington’da ABD’li meslektaşları ile, New York’ta da lobi yapsınlar diye Türk işadamlarıyla bir araya geldi. Ben de Zaman adına ekipte idim. Erdoğan’ın geçen ay Obama ile yaptığı görüşme ile tetiklenen bu yeni sürecin mahiyeti şimdilik ‘ticareti ve yatırımları geliştirmek’ şeklinde ‘devam edegelen’ ancak bir türlü sonuç da alamadığımız bir ajanda. Biz süreç başlatıp bunu etkin yönetip, başarıyla bitiren bir millet olamıyoruz. Bunun da bir serbest ticaret anlaşmasıyla bitmesi, kim bilir belki bir gün? ABD ile ilgili yazılara ağırlık vereceğim. Ancak bu yazının esas mesajı güme gitmesin: Bu dünyada akıl, bilgi, strateji geçerlidir, kurnazlık iki atımlık barut!

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue