Geçen hafta belediye başkan adaylığımı açıkladıktan sonra çok sayıda mesaj aldım. Bunların çoğu çeşitli mağaza ve pizzacılarda yüzde elliye varan indirimler hakkındaydı, bunun dışında birkaç vatandaşımız seçimlerde oylarını bana vereceklerini bildirdiler. Bu moral ile derhal çalışmaya koyuldum.İlk olarak mahalle esnafını ziyaret ettim. Sorunlarını dinledim. Berber İrfan abi, halası ve eniştesinin sık sık çatkapı misafirliğe gelmelerinden şikâyetçiymiş. Bizim belediyeciliğimiz döneminde bu tip sıkıntıların yaşanmayacağını, erken uyarı sistemini hayata geçireceğimizi anlattım. Mutlu oldu. Kasap Adnan abi ise hayatın anlamını merak ettiğini, bazen et keserken dalıp gittiğini söyledi. Başkanlığım döneminde hayatın anlamını açıklayacağımı, biraz daha sabretmesini söyleyip onu teskin ettim. Fırıncı Hamdi usta ise çok yoğun olduğunu belirtti. Ona bizim dönemimizde bu kadar yoğun olmayacağını söyledim. Şu an gerçekten çok yoğun olduğunu tekrardan belirtti. Ona gene aynı cevabı verdim. Bu kez öfkeyle ‘Arkadaşım çok yoğunum diyorum, müşteri bekliyor, tezgâhın önünü kapatma.’ dedi. Tartıştık ve oradan ayrıldım.Hafta boyunca siz kıymetli İstanbullular için ne yapabilirim diye düşündüm. İşte hepsi birbirinden şık vaatlerim:Toplu taşımada sıkışmaya sonMetrobüs ve otobüslerde sıkış tıkış seyahat etmek en büyük çileniz. Peki bunun gerçek sebebini hiç düşündünüz mü? Düşünmediniz, çünkü önceki yönetimler sizden düşünmenizi değil Akbil basmanızı istedi. Toplu taşımadaki sıkışmanın en büyük sebebi halkımızın yarısının obez olması. 40 kiloluk, kedi gibi bir kızcağızla NBA’de center oynayan 180 kiloluk adamın aynı fiyata yolculuk etmesi eşitlik ilkesine ters değil midir? Evet, bundan sonra otobüsün basamağındaki hassas terazi yardımıyla tespit yapacağız ve 70 kilodan fazla vatandaşlarımız çift Akbil basacak. 140 kilo üzeri yolcularımız ise üç bilet parası ödeyecek. Böylece insanlar ya kilo verecek ya da evlerinde oturmak zorunda kalacaklar ve sizler için metrobüs yolculukları keyfe dönüşecek. Kilolu vatandaşlarımız evde oturdukça daha da kilo alacaklar dediğinizi duyar gibiyim, ama bu belediyemizin sorumluluğuna girmiyor. Az yesinler.Öte yandan 65 yaş üstü vatandaşlarımıza ücretsiz seyahat hakkını ise geri alıyoruz. Böylece halkımızı gençleşmeye teşvik etmiş olacağız. Yaşlılığı özendirmemek gerekiyor.İstanbul’a vize geliyorDaha önce de gündeme gelen İstanbul’a vize uygulamasını hayata geçiriyoruz. Belirli konularda sınavı geçenlere geçici vize verilecek. Aşağıda henüz taslak halinde bazı kriterler var, bunlara bakıp kendinizi sınayabilirsiniz.Savrulan bir otobüste dengede kalabilmekBir başka aracın aniden önüne kırması karşısında gösterilen soğukkanlılıkKaldırımsız yürüyebilmeTekerlekli sandalye ile 5 saat boyunca şehirde hayatta kalmakDolmuş durmadan inebilme ve binebilme yeteneğiDolmuşların alakasız bir durakta sebepsiz beklemelerine saygı gösterebilmekÖte yandan, geçici vize verdiğimiz vatandaşlara bulundukları yakadan karşıya geçmemeleri konusunda da bir taahhüt imzalatacağız. Beş sene boyunca karşıya geçmeyenlere kalıcı vize verilecek.Engelliler için yeni düzenleme yokBir de sık sık dile getirilen engelliler meselesi var. Mevcut belediyelerin engelliler için yaptıkları gerçekten muazzam, üzerine bir şey koyabilir miyim bilemiyorum. Adamlar her sene engelliler günü dolayısıyla engellilerin yaşadıkları zorlukları anlatan kısa film yarışmaları düzenleyip dereceye girenlere ödüllerini törenle veriyorlar. Engelliler için müthiş bir hizmet bu. Belediye yöneticileri o filmleri izleyip duygusallaşıyorlar. Harika bir hizmet. Söz veriyorum, biz de kendi yönetimimizde engelliler için duygusallaşacağız. Kaldırımların, durakların ve toplu taşıma araçlarının engelli vatandaşlarımıza yönelik düzenlenmesi ise belediyemizin sorumluluğuna girmiyor. Bu mevzularla sanırım muhtarlıklardaki ihtiyar heyeti ilgileniyor.Belediye başkan adayı Sayın Beyinsiz Adam’ın özgeçmişi1986 yılında efeler diyarı Tokat’ta doğdu. Tokat’ın kadim kültürüyle yoğrularak yetişti. Uzun yıllar ilk ve orta dereceli okullarda eğitim gördü. Bunu yeterli bulmayarak kendini daha da geliştirmek için liseye gitti. Eğitime çok önem verdiği için bazı sınıfları birkaç kez okudu. Henüz öğrencilik yıllarında içinde siyaset aşkı vardı. Üç kez sınıf başkanlığı aday adayı oldu ancak birtakım ayak oyunları neticesinde aday gösterilmedi. 2007 yılı siyasi kariyeri için dönüm noktasıydı. Bu tarihte Halkın Kükreyişi Partisi Gençlik Kolları Ümraniye İnkılap Mahallesi Tanıtım ve Medya Departmanı lise birlerden sorumlu başkan yardımcılığı görevine getirildi. Bulunduğu makamı hiçe sayarak sıradan bir insan gibi hayatına devam etti. Partide genel başkanlığa kadar yükselme şansı varken siyasetten sıkılıp ara vermek istediğini söyledi ve evine döndü. İleri seviyede Türkçe bilen genç siyasetçi üç çocuğu olmadığı için mevcut siyasi partilerin kapısından çevrilince bağımsız aday oldu.
↧