Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Saruhan Özel - Kısır döngüden çıkmak o kadar kolay değil..

$
0
0
Euro Bölgesi tam 6 çeyrektir resesyon içerisinde, yani üretim geriliyor. Ama bugünlerde Euro Bölgesi otoriteleri mutlu ve umutlu.Çünkü bazı öncü veriler Euro Bölgesi’nde resesyonun şiddetinin azaldığını ve belki de yılın ikinci yarısından itibaren büyümeye geçebileceklerini gösteriyor. Ama bu beklenti gerçekleşse bile çok düşük boyutta ve geçici olacak. Çünkü bölgeyi resesyondan çıkartacak olan yine Almanya ve Fransa olacak, İngilizce adlarının baş harfleriyle PIIGS olarak kısaltılan Portekiz, İtalya, İrlanda, Yunanistan ve İspanya grubu değil. Bölgenin içinde bulunduğu kısır döngü öyle kolay kolay içinden çıkılabilecek bir şey değil. Sistem (Euro) zaten çoktan dağılacaktı da ECB “ne pahasına olursa olsun destek vereceğim” dediği için ayakta duruyor. GRAFİĞİN BÜYÜK HALİ İÇİN TIKLAYINIZNeden? Bugün ABD ekonomisi 2007 sonuna göre üretimini % 3 artırmışken Euro Bölgesi % 3 aşağıda. Euro Bölgesi’ni aşağı çeken ise PIIGS grubu (Grafik 1). Bu ülkelerde iyice sıkışmış olan iç tüketimin hareketlenmesini hâlâ yüksek olan hanehalkı borçluluğu ve bankaların finansman sağlamadaki sıkıntıları engelliyor. Euro Bölgesi bankalarının (gizli) batık kredileri bazı tahminlere göre 2 trilyon $’ın üzerinde. Acilen bu batıkları açığa çıkartmaları ve bilançolarına sermaye koyup kredi verebilecek duruma gelmeleri gerekli. Ekonomiler büyüyemediği için yeteri kâr edip sermayelerini büyütemiyorlar. Piyasalardan yeni sermaye bulamadıkları için açığı ya devletler kapatacak ya da kredi vermek bir yana kredi portföylerini küçültecekler. Almanya’nın en büyüğü Deutsche Bank buna mecbur kalarak 2015 sonuna kadar bilançosunu % 20 (1 trilyon) küçülteceğini açıkladı. Ama Euro Bölgesi otoriteleri bankalarına gözü gibi baktığı ve zararı üstlenmek zorunda kalmamak için batıkların gizlenmesini göz ardı ediyorlar.Bankalar ekonominin büyümesine destek veremedikçe işsizlik de gerileyemiyor (Grafik 2). Bunun getireceği sosyal patlama korkusu nedeniyle bütçe harcamaları kısılamıyor. Resesyon nedeniyle vergi gelirleri de artamayınca bütçe açıkları azalamıyor ve kamu borcu yükselmeye devam ediyor. 2007 sonunda % 68 olan bölgedeki kamu borcunun ekonomiye oranı sürekli yükselerek 2013 Mart’ında % 92’ye ulaştı (Grafik 3). Kamu borcu yükseldikçe de ekonomik büyümelerinin çok üzerinde reel faizlerle borçlanmak zorunda kalıyorlar. Bu da başlı başına zaten borcu büyüten bir faktör. Sürdürülebilir bir durum değil. Ekonomileri hızla kapasitelerini dolduracak kadar büyütmek ve borcun ödenebileceği katma değeri üretebilmek zorundalar.Tüm bu kısır döngünün belki en olumlu yanı PIIGS grubunun cari açıklarının düzeliyor olması (Grafik 4). Ama bunun sebebi ihracat patlaması değil. İtalya, İspanya ve Portekiz’de hızla tırmanan işsizlik sayesinde birim işgücü maliyetleri gerileyince rekabet avantajı yakalayabildiler ve ihracatları biraz arttı. Ama bu süreçte resesyondan çıkamadıklarına göre yeterli boyutta değil ve asıl katkı ithalatın düşmesinden geliyor. Yani bu ülkelerde ekonomik aktivite durakladığı için cari açıklar azalıyor.Otoriteler ne yapıyor?ECB zaten çarkların dönebilmesi için elinden geleni yapıyor. Avrupa Komisyonu ve ülke bazında otoriteler ise hâlâ reformlarla bölgenin yapısal sorunlarını çözebileceklerine inanıyorlar.Almanya’nın ısrarları ile ilk önce kamu sektörüne tasarruf yaptırarak kısır döngüyü kırmaya çalıştılar. Bu sayede sorunlu devletlerin borçlanma ihtiyacını azaltmayı ve yatırımcıların güvenini kazanıp borçlanma maliyetlerini düşürmeyi amaçladılar. Ama hesap çarşıya uymadı. Büyüyemeyen ekonomilerde tasarruf mümkün olamadığı gibi resesyonun daha da derinleştiğini gördüler. İtalya liderliğinde PIIGS ülkeleri istenen tasarruf tedbirlerinde ayak sürümeye başladı. Memur maaşlarını ödeyemeyecek durumdaki Yunanistan dahi Komisyon’un istediği tasarruf tedbirlerini sürekli geciktirdi.Kamu sektörüne dokunamayınca mecburen uzun süre dokunmamak için ayak sürüdükleri bankalarına yönelmek zorunda kaldılar. Şimdi “Bankacılık Birliği” adı altında 3 ayaklı bir sistemi oturtmaya çalışıyorlar. Amaç bu sayede bankalara olan güveni artırıp bilançolarını kredi verebilecek hale getirebilmek.Reformlardan biri, “ortak denetim mekanizması”. 2014’ten itibaren ECB bankaların denetimini yerel otoritelerden devralacak. İşe 100 en büyükle başlayacak ama gerektiğinde diğerlerini de denetleme hakkına sahip olacak (Almanya sıkıntı içinde bölgesel bankalarının denetimini ECB’ye kaptırmamak için çok direndi acaba neden?). ECB hemen zararların ve sermaye ihtiyacının boyutunu tespit edecek yeni testler yapacak ama geçmişte olduğu gibi pislikler yine halı altına süpürülebilir. İkincisi, “bilançosu tamir edilemeyecek durumda olan bankaların kapatılması”. Zararlar önce alacaklılardan sonra da banka kurtarma fonundan karşılanacak. Tahmin edileceği üzere burada da büyük savaş var. Kimse kendi rızası dışında bir kurumun gelip bankalarını kapatmasını kabullenmiyor. Yine Almanya buna direnenlerin başında. Çünkü kurtarma fonunun ana kaynağı Almanya. Üçüncüsü ise “ortak mevduat garantisi”. Belli bir seviyenin altında mevduatlar yine ortak fondan karşılanacak. Burada da anlaşma yok çünkü yine Almanya tahmin edilebileceği üzere bunun karşısında.Açık ve net. Almanya’nın çıkarlarına uymadığı sürece kısır döngüyü kırmak çok zor. Euro boyunduruğunda boğulmaya devam.

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue