Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Mustafa Ünal - Sıcak sonbaharın provaları...

$
0
0
Yaz bitmek üzere, sonbahara sayılı günler kaldı. Eylül yalnızca bir mevsim değişikliğinin başlangıcı değil. Siyasette sonbahar her zaman ‘yeni döneme’ işaret eder. Yazın rehaveti biter, Meclis kapılarını açar. Ve politika haberleri, Ankara gelişmeleri yeniden öne çıkar. Kaldığımız yer sıkıntılıydı zaten. Milletvekilleri tatile çıkarken ortam gergindi. Genel Kurul sık sık alışılmışın ötesinde sert, yaralayıcı kavgalara sahne oldu. Grup toplantılarında birbirleriyle atışan liderler dozu artırdı. Şüphe yok ki siyasi mücadele kaldığı yerden başlayacak. Havanın yumuşamasını kimse beklemiyor. Mahallî seçimlerin de menziline giriyoruz. Partiler adaylarını açıklamak için seçim takvimini beklemeyecek. Seçimin ateşi erken düşecek. 2014 Türkiye’nin kader yılı, tek bir seçim yok, en az iki sandık belki üç seçim var. Seneye bu vakitler Çankaya Köşkü’nde devir teslim töreni yapılacak. Beklenti sonbaharda havanın daha da ısınacağı, siyasetin hareketleneceği, Gezi olaylarının stadyumlar ve üniversitelerde nüksedeceği yönünde. İlk hafta tribünlerde provası yapıldı. Taraftar pek itibar etmese de ilerleyen haftalarda tribünlerin harareti artabilir. Hacıbektaş’ta, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a yapılan saldırı sıradan bir olay değil. Sıcak sonbahar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir deneme... Doğru, Hacıbektaş’ta protesto ilk kez yaşanmıyor. Hacı Bektaş Veli’yi anma programları ben bildim bileli olaylı geçiyor. Bazı aşırı sol grupların şovuna dönüşüyor. 11 yıldır AK Parti hükümeti adına etkinliklere katılan bakanların hemen hepsi protesto edildi. Sadece AK Partililer de değil eski CHP lideri Deniz Baykal bile protestolardan nasibini aldı. Kürsüde konuşmasına izin verilmedi. Bu görüntü Hacı Bektaş’ın ruhunu yansıtmıyor. Olay çıkaranlar dışarıdan gelen marjinaller. Hacıbektaşlılar yaşananlardan rahatsız. Belediye Başkanı Selmanpakoğlu her defasında “Tüm partilerden rica ediyoruz, buraya siyaset sokmayın, burası siyaset meydanı değil.” demesine rağmen protestoların önünü alamadı. Koca Hünkâr Hacı Bektaş Veli tek bir partinin değil, herkesin değeri. Mevlânâ gibi Yunus Emre gibi Anadolu’nun ruhu... Üstelik Bektaşilik öğretisi insanı merkeze alır. “İncinsen de incitme. Bir olalım, iri olalım, diri olalım.” der. Birileri tam aksine önüne geleni incitme, bir olma değil ayrıştırma peşinde. Bozdağ’a yapılan, protestoyla sınırlı kalmadı. Fiilî saldırıya maruz kaldı. Kürsüden inerken merdivende gazeteci kılıklı biri göğsüne ve yüzüne yumruk attı. Ne yazık ki CHP gerekli hassasiyeti göstermedi. Bozdağ sıcağı sıcağına olayı CHP liderine anlatmasına rağmen Kılıçdaroğlu saldırganı orada kınamadı. Karakol sürecinde saldırgana CHP’liler refakat etti. Polisin kelepçe takmasına engel oldular. Oysa CHP evsahibi gibi davranmalıydı. Hem protestoları önlemeli hem de saldırgana karşı en ağır tepkiyi vermeliydi. Ki bir daha tekrarlanmasın. Teşbihte hata olmaz. Kimse arzu etmez ama benzer olayın Konya’da Şeb-i Arus programında tekrarlandığını düşünün. Allah korusun Bekir Bozdağ yerine bir CHP genel başkan yardımcısına saldırı olsa, AK Partililer saldırganın etrafında pervane gibi dönse... Kopacak fırtınayı düşünemiyorum. Keşke, CHP saldırganı orada refüze etseydi. Bozdağ’a saldırıyı basit, sıradan olay olarak görmemek lazım. İktidardan muhalefete herkes ciddiye almalı. Bir alarm bu. Sıcak sonbaharın ayak sesleri... m.unal@zaman.com.tr

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Yildiz yükseltme


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue