2014 Dünya Kupası için Portekiz ile İsveç’i karşı karşıya getiren play-off eşleşmesi, dünya basını tarafından Cristiano Ronaldo-Zlatan İbrahimoviç düellosu haline getirildi.Bu iki olağanüstü yıldızdan yalnızca biri 2014 Haziran’da Brezilya’ya gidecek, diğeri turnuvayı evinden izleyecekti. Dünya futbol tarihinde, kazanana sevinildiği kadar kaybedenin de bu kadar üzüntüye neden olduğu eşleşmelerden biri daha sahnedeydi.Derli toplu bir takım görüntüsündeki Portekiz, dağınık ve savunma zaaflarının ön plana çıktığı İsveç karşısında, dünya devi bir yıldıza sahip olma avantajını iyi kullandı. Eşleşmede 2 gol kaydeden Zlatan İbrahimoviç evinde kalan taraf oldu. İki maçın da galibiyet gollerine imza atan Cristiano Ronaldo Brezilya için bavulunu hazırlamaya başladı.Cristiano Ronaldo’nun Brezilya bavulunda FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu ödülü de olabilecek mi? İki ay sonra bu soru yanıtını bulacak. Ancak, hem Madrid medyası hem de Real Madrid’in yürüttüğü halka ilişkiler bombardımanı, Sepp Blatter’in gündeme bomba gibi düşen “Cristiano Ronaldo taklidi” ve sonrasında oluşan tepkilere en büyük rakibi Lionel Messi’nin sakatlığı da eklenince, Ballon D’or Cristiano Ronaldo’ya doğru adım atmış gibi bir görüntü ortaya çıktı.Gerek İsveç maçı gerekse Yılın Futbolcusu ödülüne bu kadar yakın durması, Cristiano Ronaldo’ya 2014 Haziran’ı için oldukça ağır bir yük getirdi. Şimdi akıllardaki soru, “Ronaldo Dünya Kupası’nda takımını nereye kadar taşıyabilir?”Portekiz’in 1966’daki sürpriziPortekiz, 1930’dan 1966’ya kadar hiçbir Dünya Kupası’nda boy gösteremedi. 1966’da efsane Eusebio’lu kadro, Milli Takım’ımızın da yer aldığı eleme grubundan lider çıkıp İngiltere’nin yolunu tutmuştu. Grupta Brezilya, Bulgaristan ve Macaristan’ı 3’er golle geçmiş, çeyrek finalde Kuzey Kore karşısında kalelerinde gördükleri 3 gole 5 golle yanıt vermişlerdi. Yarı finalde sıra ev sahibi İngiltere’ye geldiğinde, 94.493 kişinin doldurduğu Wembley Stadı’nda Bobby Charlton’ın iki golüne karşı Eusebio’nun penaltısı finale yetmemişti. Üçüncülük maçında da SSCB’ye kaybederek turnuvayı 4. sırada bitiren Portekiz’in 1966’daki performansı, tarihe, “Dünya Kupaları’nın en büyük sürprizlerinden biri” olarak geçecekti.Sonraki 20 yıl boyunca Dünya Kupalarını evinden izleyen Portekizliler, 1986 Meksika’da Fas, Polonya ve İngiltere’nin yer aldığı grupta sonuncu olup erken dönüş yapmıştı. Sonraki turnuva için 2002 Japonya-Güney Kore biletini alan Portekiz’i benzer bir tablo bekliyordu; Güney Kore ve ABD’nin ardında kalıp bir kez daha gruptan çıkamadılar.2006, Cristiano Ronaldo’nun boy gösterdiği ilk Dünya Kupası oldu. İkinci maçında İran kalesini havalandıran Ronaldo; Deco, Luis Figo, Postiga, Simao Sabrosa, Maniche, Ricardo Costa, Ricardo Carvalho, Nuno Gomes’in de aralarında bulunduğu, “Portekiz’in Altın Jenerasyonu”yla birlikte, ülke tarihinin en iyi ikinci Dünya Kupası performansına katıldı. Hollanda ve İngiltere’yi geçip yarı finalde Fransa’nın rakibi oldular. Scolari’nin Portekiz’i, o yıllarda dünyanın en iyi futbolcusu olarak kabul edilen Zinedine Zidane’ın penaltı golüne cevap veremedi. Zidane, Materazzi’ye kafa atıp kırmızı kart görmeye finale giderken, Portekiz Almanya ile üçüncülük maçına çıkıyordu. Bastian Schweinsteiger’in 2 golüne Teixeira Petit’in kendi kalesine attığı gol de eklenince, Nuno Gomes’in tek golü yetmiyor, Portekiz bir kez daha Dünya Kupası dördüncüsü olarak evine dönüyordu.Bütün yük Ronaldo’nun omuzlarında2010 Dünya Kupası’nda, Cristiano Ronaldo yalnız değildi, yanında Deco gibi muhteşem bir yetenek yer alıyordu. Ancak, gözler Manchester United ile yıldızı iyiden iyiye parıldamış olan Ronaldo üzerinde olacaktı. Brezilya’nın ardından grubu ikinci tamamlayarak son 16 turunda oynama hakkı elde eden ancak İspanya’ya karşı direnemeyen Portekiz’in o kadrosundan Bruno Alves, Raul Meireles ve Hugo Almeida 2014 Dünya Kupası elemeleri oynanırken Spor Toto Süper Lig’de buluşacaktı. Ronaldo ise turnuvayı Kuzey Kore’ye attığı tek golle tamamladı.2014’te Brezilya’da, Portekiz’in en büyük kozu, Cristiano Ronaldo... Nani, Moutinho gibi isimler Ronaldo’nun yanında duracak olsa da, bu kez tüm Portekiz milli takımının yükü Ronaldo’nun omuzlarında olacak. 2014 Brezilya Dünya Kupası’nda Cristiano Ronaldo’ya tek gollük performanslar yetmeyecek.Bugünlerde, hemen her köşe başında rastladığımız, “2013’te Cristiano Ronaldo’nun hangi takımdan daha çok gol kaydettiği” istatistiği, haziran ayında defalarca kez hatırlatılacak.Dünyanın en iyi futbolcusu olma yolundaki en büyük rakibi, Lionel Messi’nin, Arjantin Milli Takımı’nda beklenen performansı ortaya koyamadığı için eleştirilmesini de hesaba katacak olursak, 2014 Dünya Kupası; kendisini kanıtlamak, bir takımı sırtında taşıyabilecek kadar büyük bir yıldız olduğunu dosta düşmana göstermek için Cristiano’nun en büyük şansı...Cristiano Ronaldo; Mesut Özil’li Almanya, Robben’li Hollanda, Neymar’lı Brezilya, Ribbery’li Fransa karşısında, birkaç kaplan gücüne ihtiyaç duyacak. Ve asıl bu haziranda, dünya, Ronaldo’nun neler yapabileceğini görecek...İyi pazarlar...
2014 Dünya Kupası için Portekiz ile İsveç’i karşı karşıya getiren play-off eşleşmesi, dünya basını tarafından Cristiano Ronaldo-Zlatan İbrahimoviç düellosu haline getirildi.Bu iki olağanüstü yıldızdan yalnızca biri 2014 Haziran’da Brezilya’ya gidecek, diğeri turnuvayı evinden izleyecekti. Dünya futbol tarihinde, kazanana sevinildiği kadar kaybedenin de bu kadar üzüntüye neden olduğu eşleşmelerden biri daha sahnedeydi.Derli toplu bir takım görüntüsündeki Portekiz, dağınık ve savunma zaaflarının ön plana çıktığı İsveç karşısında, dünya devi bir yıldıza sahip olma avantajını iyi kullandı. Eşleşmede 2 gol kaydeden Zlatan İbrahimoviç evinde kalan taraf oldu. İki maçın da galibiyet gollerine imza atan Cristiano Ronaldo Brezilya için bavulunu hazırlamaya başladı.Cristiano Ronaldo’nun Brezilya bavulunda FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu ödülü de olabilecek mi? İki ay sonra bu soru yanıtını bulacak. Ancak, hem Madrid medyası hem de Real Madrid’in yürüttüğü halka ilişkiler bombardımanı, Sepp Blatter’in gündeme bomba gibi düşen “Cristiano Ronaldo taklidi” ve sonrasında oluşan tepkilere en büyük rakibi Lionel Messi’nin sakatlığı da eklenince, Ballon D’or Cristiano Ronaldo’ya doğru adım atmış gibi bir görüntü ortaya çıktı.Gerek İsveç maçı gerekse Yılın Futbolcusu ödülüne bu kadar yakın durması, Cristiano Ronaldo’ya 2014 Haziran’ı için oldukça ağır bir yük getirdi. Şimdi akıllardaki soru, “Ronaldo Dünya Kupası’nda takımını nereye kadar taşıyabilir?”Portekiz’in 1966’daki sürpriziPortekiz, 1930’dan 1966’ya kadar hiçbir Dünya Kupası’nda boy gösteremedi. 1966’da efsane Eusebio’lu kadro, Milli Takım’ımızın da yer aldığı eleme grubundan lider çıkıp İngiltere’nin yolunu tutmuştu. Grupta Brezilya, Bulgaristan ve Macaristan’ı 3’er golle geçmiş, çeyrek finalde Kuzey Kore karşısında kalelerinde gördükleri 3 gole 5 golle yanıt vermişlerdi. Yarı finalde sıra ev sahibi İngiltere’ye geldiğinde, 94.493 kişinin doldurduğu Wembley Stadı’nda Bobby Charlton’ın iki golüne karşı Eusebio’nun penaltısı finale yetmemişti. Üçüncülük maçında da SSCB’ye kaybederek turnuvayı 4. sırada bitiren Portekiz’in 1966’daki performansı, tarihe, “Dünya Kupaları’nın en büyük sürprizlerinden biri” olarak geçecekti.Sonraki 20 yıl boyunca Dünya Kupalarını evinden izleyen Portekizliler, 1986 Meksika’da Fas, Polonya ve İngiltere’nin yer aldığı grupta sonuncu olup erken dönüş yapmıştı. Sonraki turnuva için 2002 Japonya-Güney Kore biletini alan Portekiz’i benzer bir tablo bekliyordu; Güney Kore ve ABD’nin ardında kalıp bir kez daha gruptan çıkamadılar.2006, Cristiano Ronaldo’nun boy gösterdiği ilk Dünya Kupası oldu. İkinci maçında İran kalesini havalandıran Ronaldo; Deco, Luis Figo, Postiga, Simao Sabrosa, Maniche, Ricardo Costa, Ricardo Carvalho, Nuno Gomes’in de aralarında bulunduğu, “Portekiz’in Altın Jenerasyonu”yla birlikte, ülke tarihinin en iyi ikinci Dünya Kupası performansına katıldı. Hollanda ve İngiltere’yi geçip yarı finalde Fransa’nın rakibi oldular. Scolari’nin Portekiz’i, o yıllarda dünyanın en iyi futbolcusu olarak kabul edilen Zinedine Zidane’ın penaltı golüne cevap veremedi. Zidane, Materazzi’ye kafa atıp kırmızı kart görmeye finale giderken, Portekiz Almanya ile üçüncülük maçına çıkıyordu. Bastian Schweinsteiger’in 2 golüne Teixeira Petit’in kendi kalesine attığı gol de eklenince, Nuno Gomes’in tek golü yetmiyor, Portekiz bir kez daha Dünya Kupası dördüncüsü olarak evine dönüyordu.Bütün yük Ronaldo’nun omuzlarında2010 Dünya Kupası’nda, Cristiano Ronaldo yalnız değildi, yanında Deco gibi muhteşem bir yetenek yer alıyordu. Ancak, gözler Manchester United ile yıldızı iyiden iyiye parıldamış olan Ronaldo üzerinde olacaktı. Brezilya’nın ardından grubu ikinci tamamlayarak son 16 turunda oynama hakkı elde eden ancak İspanya’ya karşı direnemeyen Portekiz’in o kadrosundan Bruno Alves, Raul Meireles ve Hugo Almeida 2014 Dünya Kupası elemeleri oynanırken Spor Toto Süper Lig’de buluşacaktı. Ronaldo ise turnuvayı Kuzey Kore’ye attığı tek golle tamamladı.2014’te Brezilya’da, Portekiz’in en büyük kozu, Cristiano Ronaldo... Nani, Moutinho gibi isimler Ronaldo’nun yanında duracak olsa da, bu kez tüm Portekiz milli takımının yükü Ronaldo’nun omuzlarında olacak. 2014 Brezilya Dünya Kupası’nda Cristiano Ronaldo’ya tek gollük performanslar yetmeyecek.Bugünlerde, hemen her köşe başında rastladığımız, “2013’te Cristiano Ronaldo’nun hangi takımdan daha çok gol kaydettiği” istatistiği, haziran ayında defalarca kez hatırlatılacak.Dünyanın en iyi futbolcusu olma yolundaki en büyük rakibi, Lionel Messi’nin, Arjantin Milli Takımı’nda beklenen performansı ortaya koyamadığı için eleştirilmesini de hesaba katacak olursak, 2014 Dünya Kupası; kendisini kanıtlamak, bir takımı sırtında taşıyabilecek kadar büyük bir yıldız olduğunu dosta düşmana göstermek için Cristiano’nun en büyük şansı...Cristiano Ronaldo; Mesut Özil’li Almanya, Robben’li Hollanda, Neymar’lı Brezilya, Ribbery’li Fransa karşısında, birkaç kaplan gücüne ihtiyaç duyacak. Ve asıl bu haziranda, dünya, Ronaldo’nun neler yapabileceğini görecek...İyi pazarlar...