Aşure ayındayız. Aşure ile ilgili yazımı yazdım, bitirdim sanıyordum; ama öyle muhteşem bir davet aldım ki aşureye geri dönmem gerekti.Her yıl Muharrem ayında, gerek İstanbul’dan gerek Konya’dan, aşure yarışmasında jüri olmak üzere davetler alırım. Gönül hepsine de katılmak ister, ama zaman kısıtlı, ancak bazılarına gidebilirim.Dünyada çocuk kadar güzel başka bir varlık olabilir mi, sevgili okuyucularım. Dört-beş yaş arası bir eğitim kurumu olan Merva Enva Çocuk Akademisi’nden davet alınca tabii ki reddedemezdim. Çocuklar isterlerse dünyanın en güzel konusu olan aşçılık kulüplerinde eğitim alma şansı yakalıyor.Kültürel değerleri tanıtmaya yönelik olarak yöresel oyunlar, Konya’da ilk kandilde uygulanan şivlilik, Muharrem ayında aşure yapımı gibi uygulamalar da gerçekleştiriliyor. Yarışma salonuna geçtiğimizde her çocuk, velisiyle önceden pişmiş olan aşureleri tabaklara düzenliyorlardı. Ne tasarımlar vardı, görecektiniz. Anne, baba, iki kardeş; güneş, dağ, dere, deniz; okul, öğretmen gibi… Annesinin düzenlemesi için verdiği çerezleri ağzına atanlar; jüri üyeleri tadım yaparken önlerinde aşure olmasına rağmen ‘imrendim’ diye aşure isteyenler ve daha ne güzellikler yaşadık.Yarışma bitti; önce her çocuğa velisi ile birlikte katıldıkları için teşekkür belgeleri verildi. Sonra ilk beşe girenler açıklandı: Birinciliği Zeynep Tuna Küçüközbek; ikinciliği Ayşe Melek Topal; üçüncülüğü Asude Kübra Çınar aldılar. İlk üçe girenlere de armağanları sunuldu; sunuldu ama gözyaşları da başladı. Herkes birinci olmak istiyordu. Tecrübeli Okul Müdürü Mukaddes Şatır ve öğretmenler, devreye girerek anında çocukların yüzlerini güldürmeyi başardılar.Aşçılık kulübünde ise limonata, ayran, cacık gibi yiyeceklerle başlayan çocuklara daha sonra yaş seviyesine uygun yiyecekler uygulatılıyormuş. 1985’li yıllarda, İngiltere’deki ortaokullarda kız ve erkek öğrencilerin yemek dersini birlikte aldıklarını hayretle görmüştüm. Bizde aile ekonomisi derslerinde erkek çocuklar marangozluk, çeşme tamiri gibi dersler alırken, kızlar yemek derslerine girerlerdi. Yemek kadın erkek herkesin bilmesi gereken bir konu, ama bizde daha çok kadınlara düşüyor bu iş.Bu hafta annelerinin de yardımıyla çocukların yapabileceği bir salata yapalım. Ağız tadı ve mutlulukla kalın, sevgili okuyucularım.Patates Salatası4 kişilikPişme süresi: 20 dakikaMALZEMELER: 4 patates2 baş soğan, 1 tatlı kaşığı tuz (soğanları bekletmek için), 1 tatlı kaşığı kimyon, 1 çay kaşığı kırmızıbiber, 1 çay kaşığı karabiber, yeterince tuz, 2 katı haşlanmış yumurta, ½ su bardağı maydanoz (kıyılmış), yeterince zeytinÜSTÜNE: ½ su bardağı limon suyu, ¼ su bardağı zeytinyağıYapılışı: Patatesleri yıka, bir tencerede üstünü kapatacak kadar su ile ateşe koy. Orta ateşte yumuşayıncaya kadar haşla. Ilınınca kabuklarını soy, rendele veya doğra, bir kâseye koy.Soğanları halka doğra, tuz serp, üç dakika beklet, elle ov, yıka, sık, patateslere karıştır. Baharatları ve tuzu at, tekrar karıştır, salata tabağına çıkar. Üzerine yumurtaları, zeytinleri, maydanozu güzel görünüş sağlayacak şekilde düzenle. Bir kasede limon suyu ve zeytinyağını çırp, yüzüne gezdir.
Aşure ayındayız. Aşure ile ilgili yazımı yazdım, bitirdim sanıyordum; ama öyle muhteşem bir davet aldım ki aşureye geri dönmem gerekti.Her yıl Muharrem ayında, gerek İstanbul’dan gerek Konya’dan, aşure yarışmasında jüri olmak üzere davetler alırım. Gönül hepsine de katılmak ister, ama zaman kısıtlı, ancak bazılarına gidebilirim.Dünyada çocuk kadar güzel başka bir varlık olabilir mi, sevgili okuyucularım. Dört-beş yaş arası bir eğitim kurumu olan Merva Enva Çocuk Akademisi’nden davet alınca tabii ki reddedemezdim. Çocuklar isterlerse dünyanın en güzel konusu olan aşçılık kulüplerinde eğitim alma şansı yakalıyor.Kültürel değerleri tanıtmaya yönelik olarak yöresel oyunlar, Konya’da ilk kandilde uygulanan şivlilik, Muharrem ayında aşure yapımı gibi uygulamalar da gerçekleştiriliyor. Yarışma salonuna geçtiğimizde her çocuk, velisiyle önceden pişmiş olan aşureleri tabaklara düzenliyorlardı. Ne tasarımlar vardı, görecektiniz. Anne, baba, iki kardeş; güneş, dağ, dere, deniz; okul, öğretmen gibi… Annesinin düzenlemesi için verdiği çerezleri ağzına atanlar; jüri üyeleri tadım yaparken önlerinde aşure olmasına rağmen ‘imrendim’ diye aşure isteyenler ve daha ne güzellikler yaşadık.Yarışma bitti; önce her çocuğa velisi ile birlikte katıldıkları için teşekkür belgeleri verildi. Sonra ilk beşe girenler açıklandı: Birinciliği Zeynep Tuna Küçüközbek; ikinciliği Ayşe Melek Topal; üçüncülüğü Asude Kübra Çınar aldılar. İlk üçe girenlere de armağanları sunuldu; sunuldu ama gözyaşları da başladı. Herkes birinci olmak istiyordu. Tecrübeli Okul Müdürü Mukaddes Şatır ve öğretmenler, devreye girerek anında çocukların yüzlerini güldürmeyi başardılar.Aşçılık kulübünde ise limonata, ayran, cacık gibi yiyeceklerle başlayan çocuklara daha sonra yaş seviyesine uygun yiyecekler uygulatılıyormuş. 1985’li yıllarda, İngiltere’deki ortaokullarda kız ve erkek öğrencilerin yemek dersini birlikte aldıklarını hayretle görmüştüm. Bizde aile ekonomisi derslerinde erkek çocuklar marangozluk, çeşme tamiri gibi dersler alırken, kızlar yemek derslerine girerlerdi. Yemek kadın erkek herkesin bilmesi gereken bir konu, ama bizde daha çok kadınlara düşüyor bu iş.Bu hafta annelerinin de yardımıyla çocukların yapabileceği bir salata yapalım. Ağız tadı ve mutlulukla kalın, sevgili okuyucularım.Patates Salatası4 kişilikPişme süresi: 20 dakikaMALZEMELER: 4 patates2 baş soğan, 1 tatlı kaşığı tuz (soğanları bekletmek için), 1 tatlı kaşığı kimyon, 1 çay kaşığı kırmızıbiber, 1 çay kaşığı karabiber, yeterince tuz, 2 katı haşlanmış yumurta, ½ su bardağı maydanoz (kıyılmış), yeterince zeytinÜSTÜNE: ½ su bardağı limon suyu, ¼ su bardağı zeytinyağıYapılışı: Patatesleri yıka, bir tencerede üstünü kapatacak kadar su ile ateşe koy. Orta ateşte yumuşayıncaya kadar haşla. Ilınınca kabuklarını soy, rendele veya doğra, bir kâseye koy.Soğanları halka doğra, tuz serp, üç dakika beklet, elle ov, yıka, sık, patateslere karıştır. Baharatları ve tuzu at, tekrar karıştır, salata tabağına çıkar. Üzerine yumurtaları, zeytinleri, maydanozu güzel görünüş sağlayacak şekilde düzenle. Bir kasede limon suyu ve zeytinyağını çırp, yüzüne gezdir.