Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Ahmet Çakır - Utandıran yetersizlik

$
0
0
Dev rakibin zaten eksik oluşunun yanında daha maçın başında denilebilecek bölümde 10 kişi kalmasından yararlanabilecek beceriyi gösteremedik.O kadarla kalsa yine iyiydi, fark yiyip rezil olduk. Real 9 kişi kalıp biz de 13 futbolcuyla oynayabilseydik yine kazanamayacak gibi bir yetersizlik içindeydik. Özellikle bu savunma perişanlığıyla Devler Ligi’nde ayakta durabilmek elbette ki mümkün değil… Mancini’nin bu maça bakışının ve buna bağlı olarak sahaya sürdüğü kadronun elbette ki itiraz edilebilecek yanları olabilirdi ama asıl hüküm maçın sonucuna göre verilecekti. Medyanın çoktan gönderdiği Amrabat’ın şans bulmuş olması dışında çok da üzerinde durmaya değer birşey yoktu. Burak ve Sneijder’in 11’de olmayışının anlaşılabilir nedenleri vardı.Real Madrid’in 10 kişi kalması da maçı kolaylaştırmadı. Çünkü biz bundan yararlanıp rakibi yoracak ve ardından boşluklar bulup sonuca gidebilecek bir kalite düzeyinde futbol oynamıyorduk. Tam tersine Melo’nun kaleye 40 metre uzaklıkta Pepe’ye gereksiz faulü sarı karta ve çok daha kötüsü topa ağlarımızda görmemize yol açtı. Evet, topun başına 100 milyon Euro’luk adam geçmişse herşey olabilir ve Bale daha önce böyle golleri dünyanın en iyi kalecilerine de attı ama Eray’ın donukluğu da ona bağlanan umutları kıracak nitelikteydi. Rahmetli Vedat Okyar’ın, “Oradan kaleye mektup göndersen 3 günde gider!” dediği mesafeden gelen ve kolunu açabileceği yakınlıkta geçen topu sadece seyretti!Böyle bir yıkımın dakikası dolmadan Juventus’a yaptığımızı burada da tekrarlayabilmek 90 dakikada becerebildiğimiz tek işti ama hepsi o kadarla kalınca yine yıkıcı bir sonuçla karşılaştık… Birileri bizim savunma yapmayı öğrenmemizin çok uzun yıllar alabileceğini, onun yerine daha çabuk sonuç verecek birşeyler yapmasını Mancini’ye söylemeli…İkinci yarıya bilinen savunma perişanlığı sonucu rakibin en zayıf adamının ayağından gelen golle başlayınca bu koşullarda bile Bernabeu’dan iş çıkaramayacağımız anlaşıldı. Arbeloa’nın attığı golde hem savunmamız uyudu hem de Eray kaleye zor gelen topu önleyemedi. Öteki gollerde de aynı perişanlık yaşandı. Real değil de biz 10 kişi kalmış gibiydik ve bu mazeretimiz nedeniyle de herhangi bir çaba göstermeyi gerekli bulmaz gibiydik... Ancelotti’nin Xabi Alonso’yu alarak oyuna tam egemen oluşunu seyreden Mancini’nin hamlesizliği bununla birleşince tıpkı ilk maçtaki gibi azap verici gelişmeler birbirini izledi. Peşpeşe gelen gollerle dağıldık. İyi ki Ronaldo yoktu, skor İstanbul’dakinden farksız hatta daha feci olurdu. Hatta sahada 11 kişi olmaları da bunun için yeterdi. Şükredelim.Böylesi berbat bir duruma ve sonuca karşın Mancini’nin hesaplarına göre fazla birşey değişmedi. Sadece kendisine harika bir doğumgünü armağanı verme olanağını değerlendirememiş oldu. 10 Aralık’ta İstanbul’da Juventus’u yenip gruptan çıkma umutlarıyla çıkabileceğiz ama UEFA’ya bile gidemeyip evimizde kalma endişesini de sonuna kadar yaşayacağız…

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Yildiz yükseltme


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue