Türk mutfağında peynir, kahvaltının ana maddesidir. Türkiye’nin çeşitli yöresel peynirleri ne müthiş bir lezzete sahiptir ve mutfaklara nasıl bir zenginlik kazandırır.Bahar aylarında Kırklareli ve Tekirdağ’da bulunduğum sırada nefis peynirler tattığımı hatırlıyorum. Karadeniz, Güneydoğu, Ege ve Akdeniz bölgelerinde çalıştığım zamanlarda yine tadına doyulmaz peynirlerle karşılaştığımı biliyorum. Konya derseniz, çocukluğumun yağlı, yağsız küflü tulum peynirlerinden vazgeçmem, günümüzde o kalitede peynir bulunması ne yazık ki imkânsız. Annemin Vanlı olması nedeniyle toprağa gömülerek yapılan ve Van’dan gönderilen nefis otlu peynirler de çocukluğumdan beri aklımdadır.Fransa peynir ülkesidir dense de bizim peynirlerimizi hiçbir ülkenin peynirine değişmem. Bingöl, Erzincan, Elazığ dolaylarında yapılan tomast denilen peynir muhteşemdir. Van ve Konya’nın küflü peynirleri de en beğendiğim türlerdir. Birçok yabancı yemek yazarı konuğumun, Konya’nın küflü peynirinin tadına baktığında “Bu rokfor ama yağsız!” diye hayret ettiğini, memnuniyetle yediğini biliyorum.Türk mutfağında peynir, kahvaltının ana maddesidir ve acıkan kişi peynir, ekmekle karnını doyurabilir. Böreklere birinci dereceden iç olur. Ayrıca tiritlerde, makarnalarda, artık bizden sayılan tostlarda kullanılır. Son zamanlarda, ben tutmasam da salataların üzerine rendelenebiliyor. Mantar gibi sebzelere konarak veya bazı sebzelerle karıştırılarak fırınlanıyor.Son zamanlarda, her yiyeceğin üzerini peynirle kaplamak moda haline geldi. Bu biraz da yemeği kurtarma anlamına geliyor. Köfte ya da etleriniz bayatladıysa bir dilim kaşar koyarak fırınlayın, hem ısınıyor hem görünüşü değişiyor. Lezzete gelince sıfır…Geçen hafta Kanal 24’te, Nevzat Tarhan Hoca, bir anısını anlattı. Bir hocası derste şöyle söylermiş: “Yemeğin hatasını maydanoz, dikişin hatasını ütü, doktorun hatasını toprak örter!” Günümüzde yemeğin hatasını maydanoz değil, peynir örter oldu. Her yemeği kendi saf tadına vararak yemeli; ama artık bu anlayış değişiyor, ne yazık ki...Sevgili okuyucularım, bu hafta Sille mutfağından peynirli bir tava tiridi yapalım. Ağız tadıyla kalın.Papara (Tava Tiridi)4 kişilikPişme Süresi:20 dakikaMALZEMELER:1 yemek kaşığı sadeyağ4 soğan (halka doğranmış)2 su bardağı su1 su bardağı tulum peyniri veya küflü peynir3 su bardağı tandır ekmeği (kuşbaşı doğranmış)Yüzüne: 2 yemek kaşığı sadeyağ1 soğan (halka doğranmış)Yapılışı: Yağla soğanı sarart, su ilave et, kaynayınca ateşten al. Ekmekleri tavaya bir kat ekmek, peynir, tekrar ekmek sırasıyla döşe. Yağlı, soğanlı karışımı kuşbaşı doğranmış ekmeklerin üzerine gezdir. Yağla soğanı kavur, yüzüne dök, peynir serp.
Türk mutfağında peynir, kahvaltının ana maddesidir. Türkiye’nin çeşitli yöresel peynirleri ne müthiş bir lezzete sahiptir ve mutfaklara nasıl bir zenginlik kazandırır.Bahar aylarında Kırklareli ve Tekirdağ’da bulunduğum sırada nefis peynirler tattığımı hatırlıyorum. Karadeniz, Güneydoğu, Ege ve Akdeniz bölgelerinde çalıştığım zamanlarda yine tadına doyulmaz peynirlerle karşılaştığımı biliyorum. Konya derseniz, çocukluğumun yağlı, yağsız küflü tulum peynirlerinden vazgeçmem, günümüzde o kalitede peynir bulunması ne yazık ki imkânsız. Annemin Vanlı olması nedeniyle toprağa gömülerek yapılan ve Van’dan gönderilen nefis otlu peynirler de çocukluğumdan beri aklımdadır.Fransa peynir ülkesidir dense de bizim peynirlerimizi hiçbir ülkenin peynirine değişmem. Bingöl, Erzincan, Elazığ dolaylarında yapılan tomast denilen peynir muhteşemdir. Van ve Konya’nın küflü peynirleri de en beğendiğim türlerdir. Birçok yabancı yemek yazarı konuğumun, Konya’nın küflü peynirinin tadına baktığında “Bu rokfor ama yağsız!” diye hayret ettiğini, memnuniyetle yediğini biliyorum.Türk mutfağında peynir, kahvaltının ana maddesidir ve acıkan kişi peynir, ekmekle karnını doyurabilir. Böreklere birinci dereceden iç olur. Ayrıca tiritlerde, makarnalarda, artık bizden sayılan tostlarda kullanılır. Son zamanlarda, ben tutmasam da salataların üzerine rendelenebiliyor. Mantar gibi sebzelere konarak veya bazı sebzelerle karıştırılarak fırınlanıyor.Son zamanlarda, her yiyeceğin üzerini peynirle kaplamak moda haline geldi. Bu biraz da yemeği kurtarma anlamına geliyor. Köfte ya da etleriniz bayatladıysa bir dilim kaşar koyarak fırınlayın, hem ısınıyor hem görünüşü değişiyor. Lezzete gelince sıfır…Geçen hafta Kanal 24’te, Nevzat Tarhan Hoca, bir anısını anlattı. Bir hocası derste şöyle söylermiş: “Yemeğin hatasını maydanoz, dikişin hatasını ütü, doktorun hatasını toprak örter!” Günümüzde yemeğin hatasını maydanoz değil, peynir örter oldu. Her yemeği kendi saf tadına vararak yemeli; ama artık bu anlayış değişiyor, ne yazık ki...Sevgili okuyucularım, bu hafta Sille mutfağından peynirli bir tava tiridi yapalım. Ağız tadıyla kalın.Papara (Tava Tiridi)4 kişilikPişme Süresi:20 dakikaMALZEMELER:1 yemek kaşığı sadeyağ4 soğan (halka doğranmış)2 su bardağı su1 su bardağı tulum peyniri veya küflü peynir3 su bardağı tandır ekmeği (kuşbaşı doğranmış)Yüzüne: 2 yemek kaşığı sadeyağ1 soğan (halka doğranmış)Yapılışı: Yağla soğanı sarart, su ilave et, kaynayınca ateşten al. Ekmekleri tavaya bir kat ekmek, peynir, tekrar ekmek sırasıyla döşe. Yağlı, soğanlı karışımı kuşbaşı doğranmış ekmeklerin üzerine gezdir. Yağla soğanı kavur, yüzüne dök, peynir serp.