Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Ahmet Çakır - Artık her yer deplasman!

$
0
0
Cuma akşamı Sivasspor 3 farklı yenildiğinde Galatasaray 4.lüğe yükselmişti. Dün Trabzonspor kazanınca kendi maçı başlamadan 5.liğe düştü.Şunun için önemli: Bundan sonra Sarı Kırmızılı takım pek kendi kaderini belirleyecek gibi görünmüyor. Rakiplerinin yaptıkları ya da beceremedikleri Cim Bom’un sıralamadaki yerini tayin edecek! Çok acıklı bir durum ama ne yazık ki gerçek. Mancini, Real maçının ikinci yarısındaki rezalet için ‘Bize ne oldu anlayamadım’ şeklinde yorum getirmişti. Bu maçta olanları da anlayabildiğini pek sanmıyorum. Anlayacak olsa ona göre bir önlem alır, takımını ayakta tutacak birşeyler yapardı. Bunu zaten yapabilen türden hoca değildir diyorsanız, eyvah ki eyvah! Kadrosu zaten her zaman güçlü olan büyük takımın en önemli silahı, havasıdır. Onu kaybettiği zaman sıradan takımlardan daha kötü duruma düşer. Galatasaray da oraya doğru yol alıyor. Yenilgilerle havasını kaybeden Sarı Kırmızılı takımı artık herkes kolay bir rakip olarak görüyor. En zayıf rakipler bile en azından gol atıyor. Biliyorum, bunu çok sık tekrarlıyorum ama gerçeği de tam anlatıyor: Cim Bom’a her rakip Real! Kasımpaşa da beyaz formasıyla öyleydi. Sarı Kırmızılı takımın hocası hâlâ neyi nasıl yapacağını belirlemekte sıkıntı çekiyor. Bu durum oyuncuların kendi kişisel kaliteleri düzeyinde bile oynamalarını zorlaştırıyor. Dağınık, şaşkın, silik ve çaresiz 11 adam sahada 90 dakikanın dolmasını bekliyor. İlk 10 dakikada olupbitenler Cim Bom’un ikinci 10 dakika içinde gol yiyeceğini gösteriyordu. Savunmadan bir türlü top çıkarılamayışı, dizleri titreyen kaleciye sürekli pas yapılması, rakibin güvenini artıran saçmalıklar. Nitekim bu gol o zaman diliminin ilk dakikası içinde geldi. Nedeni de bitmez tükenmez savunma perişanlığıydı. Her maç değişen 11’ler, ligin ortasında Eboue’yi kanat oyuncusu yapmak gibi anlamsız buluşlar, nerede ve nasıl oynayacağını bilemediğinden Bruma’nın her geçen gün geri gitmesi Sarı Kırmızılı takımı her geçen gün biraz daha düşürüyor. Elbette ki bu gidişin sonunun ne olacağı ortada. Zaten olacak da çoktan oldu. Bu kadar kötü bir takımın bile ilk yarıda Burak’la, ikinci yarının hemen başında Umut’la golü bulması işten bile değildi. İki oyuncu da çok uygun pozisyonda kayıp düştüler. Büyük Şef’in büyük payının olduğu beraberlik golünde top artık kalenin içindeydi. Burak orada da düşemezdi. Mancini’nin Riera’yı çıkarıp Emre Çolak’ı alırken Eboue’yi sağbeke çekmesi, Sabri’yi de solbek yapması ne kadar işe yaradı bilmiyorum ama böyle bir maçtan yenilmeden çıkmış olmak Sarı Kırmızılı takımın yapabileceği tek iş gibi göründü. Artık her yer Cim Bom’a deplasman, İstanbul da olsa! Son bölümde iki takım da maçı kazanacak fırsat buldu. Önce Babel Galatasaray savunmasını dağıtıp Eray’a takıldı, sonra da Burak bomboş durumda kafayı İsaksson’un üstüne vurdu… Büyük Şef de Burak’ın pasında ağlara değil dağlara attı… Galatasaray’da Melo’nun çabası olmasa tek puanı bulmak zordu. Çok önemli pozisyonlarda hayati hamlelerle tehlikeleri önledi.

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue