Quantcast
Channel: ZAMAN-YAZARLAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Ahmet Kurucan - Usul-ü hamse ve mesalih-i hamse

$
0
0
Önce belki çoklarınca teknik bilgi veya detay diye algılanacak ama aslında hiç de öyle olmayan bir farkı ifadeyle yazıya başlayalım; usul-ü hamse başkadır, mesalih-i hamse başkadır.Usul-ü hamse kelime manası itibarıyla beş temel esas demek ama bu literatürde Mutezile mezhebinin “Tevhid, adl, el-va’d-ve’l-vaid, el-menziletü beyne’l menzileteyn ve el-emru bi’l ma’ruf ve’n-nehyi ani’l-münker” üst başlıkları ile ön plana çıkarttıkları inanç esaslarına verilen isimdir. Mesalih-i hamse ise -ki bunun diğer isimleri zaruriyat-ı hamse, makasıd-ı hamse, külliyat-ı hams- insan hayatı için olmazsa olmaz konumda bulunan, Hocaefendi’nin yorumu ile “evrensel hukukun temel prensiplerini” teşkil eden ve mutlak manada muhafaza edilmesi istenen beş esastır ki bunlar, din, nefis, nesil, akıl ve maldır. Okumakta olduğunuz yazının konusu us-ul-ü hamse değil, mesalih-i hamsedir. Bu farkı ifade ile yazıya başlamamın sebebi ise -belki tahmin etmişsinizdir- okuyucumuzun mesalih-i hamseden bahsedip onu usul-ü hamse diye adlandırmasıdır. Neredeyse İslam tarihi ile yaşıt olan bu ve benzeri kavramların yerli yerince kullanılması hem karşılıklı anlaşma ve doğru sonuca ulaşma hem de kavram kaymasını önleme açısından hayati derecede öneme sahiptir. Soru bu beş temel esasın sıralaması? “Öncelik sonralık sıralaması var mıdır burada?” diye soruyor okuyucumuz. Daha açık ifadeyle “din birinci sırada, mal ikinci vs... İkisi arasında tercih söz konusu olduğunda ilki tercih edilecek gibi bir sonuç çıkarmak için soruyorum.” diye de ilave ediyor. Gerek genel bilgilerimiz gerekse şu ana kadar konu ile alakalı yaptığımız okumalar gösteriyor ki, bu beş esasın sıralanmasında bir öncelik veya sonralık söz konusu değil. Zira konunun ele alındığı kitaplarda alimlerimiz bu beş esası tabir caizse sözün gelişi içinde arka arkaya zikretmiş hatta bazıları üç-beş sayfa içinde farklı sıralama içinde bu beş esası ele almışlardır. Doğru mu bu tesbit? Bence doğru; çünkü rasyonel bir gözlükle baktığımızda biz de aynı sonuca ulaşabiliriz diye düşünüyorum. Mesela; akla gelir ki dini koruma aklı, nefsi, nesli, malı korumanın önünde yer almalıdır. Neden? Adı üzerinde; din. Ama nefsini (canını, hayatını) harici ve dahili tehlikelerden korumayan bir insan dini nasıl koruyacak? Ya da akıl sağlığını muhafaza etmeyen bir kişinin dini korumada nasıl bir yardımı veya fonksiyonu olacak? Bu soruları din haricindeki 4 esas ekseninde de sorabiliriz. Söz gelimi; malını hırsızlara karşı korumak için kavgaya giren bir insan, kavganın silahla veya bıçakla yaralama-öldürme boyutlarına ulaşması durumunda “mal canın yongasıdır” deyip ölümü bahasına malını mı yoksa canını mı tercih edecek, ölmeden–yaralanmadan hayatta kalmayı mı yeğleyecektir? Sonuç itibarıyla; İslam’ın temel öğretilerinden çıkartılan bu beş esasta nihai manada bağlayıcı bir öncelik-sonralık sıralaması söz konusu değildir. Bununla beraber şu söylenebilir; içinde bulunulan şartlara bağlı olarak müminler öncelik-sonralık sıralaması yapmalıdırlar. Şöyle de diyebilirim; beş esas eşittir; hepsi aynı derecede önemi haizdir ama içinde bulunduğumuz şartlar itibarıyla bir tanesi diğerine nisbeten hırsız örneğinde olduğu gibi daha hayati bir pozisyon alabilir. O zaman biri diğerine nisbetle eşitler arasında birinci konuma yükselir; tercihler bu istikamette yapılır; kararlar alınır; planlar, projeler hep onu ön plana çıkartan bir seyir izler. Sorunun devamında şu var; korunması gerekli bu beş esas gerçekten beş midir; altı-yedi olamaz mı? Bunu da bir sonraki yazıda ele alalım.

Viewing all articles
Browse latest Browse all 11844

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue