Image may be NSFW.
Clik here to view.
16 Haziran Pazar günü gerçekleştirilecek seçimli genel kurulun Beşiktaş’ta hayırlara vesile olmasını temenni ederim.Öncelikle, yeni tüzüğe 2013 Mayıs’ına seçim konulmasının bazı çevrelerce değişik şekilde yorumlanmasının bilgi eksikliğinden kaynaklandığını belirtirim. Medeni yasa başta olmak üzere konuyla ilgili mevzuat, derneklere en çok 3 senede bir seçimli kongre yapma şartını ortaya koymaktadır. Beşiktaş bu konuda yılbaşındaki denetlemelerde uyarılmıştı. Yani bu gerçeklere rağmen hâlâ hiç tasvip etmediğim bir tanımlamayla ‘baskın seçim’ sözlerini ağızlarından düşürmeyenlere, mevzuatı okuyup iyi değerlendirmelerinin gerekliliğini hatırlatmak isterim. Seçimli genel kurula iki başkan adayıyla giriliyor. Usul gereği listeler Divan Kurulu’na verildi. Bunlar son 20 senede bir kere hariç başkan adaylarının esas kadrolarındaki isimler olmamakta. Listelerini açıklama konusunda inisiyatif kendilerinde olduğu için şeklî bir uygulama. Gerçi Serdal Adalı 4 isim açıklaması yapmıştır; ama geriye kalan asil ve yedek listesindekilere ilişkin 12 Haziran akşamından evvel benzer uygulamayı yapar mı bilemiyorum. Ancak sızan bilgilerle bazı isimleri duyuyoruz. Maalesef bazılarının kulüp içerisindeki puanlarının düşük olduğunu bilenler açısından bu sandığa ters şekilde yansıyabilir. Vefa duygusu iyidir hoştur da bazen faydadan çok zarar getirir. Bu konuda sevgili Serdal Adalı’nın iyi düşünmesi gerekir. Zira kadro teşkilinde isimlere her yönüyle dikkat etmek gerekir. Beşiktaş bazı çevrelerce düşünüldüğü gibi düzlüğe çıkmış değildir. Yeni kaynaklar oluşturulmadığı takdirde borç yükünde azalma olması ekonomi biliminde şimdiye kadar tarif bulan bir husus değil. Stat inşaatı vardır, takvime bağlı eski yeni borçlar vardır ve de önümüzdeki sezon ciddî bir maç giriş hasılatı edinme sıkıntısı yaşanacağı ortadadır. Transfer harcamalarını da hesaba kattığınızda ciddi sıkıntılar mevcut. Beşiktaş’a artık borç para veren yönetici tipinden ziyade kredibilitesi yüksek kişiler gereklidir. Aynı kriterler Fikret Orman için de geçerlidir. Geçen sezon zorunlu bir yönetim yapmış ve çekilen sıkıntılar sonucu kısa dönem için fazla sayıda yöneticiyle yollar ayrılmıştır. Mevcut yönetimden alacağı isimler mutlaka kendi takdiridir; ancak kurumsallaşma adına eldekilerle mesafe alınamadığı da bir gerçektir. Onun için tercihi, geçmişte başını ağrıtan ve kavgacı zihniyete sahip değil, uzlaşmacı, vizyonu olan isimler olmalıdır. Yine aldığımız duyumlara göre bazı konuşulan isimler geçer not almayacak durumdadırlar. Muhtemel tercihlerde yanlış yapan ve kulübe zarar veren işlerde ismi geçenler faydadan çok olumsuzluklara yol açar. Bu hususta ‘sütten ağzı yandığı için yoğurdu üfleyerek’ yiyeceğini zannediyorum. Adayların grupçularla pazarlık yapmamaları da çok önemlidir. Seçimleri rant getirici bir hale soktukları bilinen fotoğraflarla birlikte görüntü ve ses vermemeye dikkat etmelidirler. Adayların şanslarını artırmada kadro yapıları ve gelecek adına öncelikle malî istikrarı sağlama konusundaki düşünce ve projeleri önem taşıyacaktır. Her zaman iktidarlar seçimlere şanslı girerler; fakat güçlü bir karşı aday ve listesi kafaları karıştırabilir. Fikret Orman tarafının bu konuda dikkatli davranması önemlidir. Hiçbir maç oynamadan kazanılamadığı gibi hiçbir seçim de garanti değildir. Seçime dair gelişmeler oldukça sizlere aktarmaya ve kişisel düşüncelerimizi sunmaya devam edeceğiz. Temennimiz, bu seçimin galibinin Beşiktaş olması…
Clik here to view.
16 Haziran Pazar günü gerçekleştirilecek seçimli genel kurulun Beşiktaş’ta hayırlara vesile olmasını temenni ederim.Öncelikle, yeni tüzüğe 2013 Mayıs’ına seçim konulmasının bazı çevrelerce değişik şekilde yorumlanmasının bilgi eksikliğinden kaynaklandığını belirtirim. Medeni yasa başta olmak üzere konuyla ilgili mevzuat, derneklere en çok 3 senede bir seçimli kongre yapma şartını ortaya koymaktadır. Beşiktaş bu konuda yılbaşındaki denetlemelerde uyarılmıştı. Yani bu gerçeklere rağmen hâlâ hiç tasvip etmediğim bir tanımlamayla ‘baskın seçim’ sözlerini ağızlarından düşürmeyenlere, mevzuatı okuyup iyi değerlendirmelerinin gerekliliğini hatırlatmak isterim. Seçimli genel kurula iki başkan adayıyla giriliyor. Usul gereği listeler Divan Kurulu’na verildi. Bunlar son 20 senede bir kere hariç başkan adaylarının esas kadrolarındaki isimler olmamakta. Listelerini açıklama konusunda inisiyatif kendilerinde olduğu için şeklî bir uygulama. Gerçi Serdal Adalı 4 isim açıklaması yapmıştır; ama geriye kalan asil ve yedek listesindekilere ilişkin 12 Haziran akşamından evvel benzer uygulamayı yapar mı bilemiyorum. Ancak sızan bilgilerle bazı isimleri duyuyoruz. Maalesef bazılarının kulüp içerisindeki puanlarının düşük olduğunu bilenler açısından bu sandığa ters şekilde yansıyabilir. Vefa duygusu iyidir hoştur da bazen faydadan çok zarar getirir. Bu konuda sevgili Serdal Adalı’nın iyi düşünmesi gerekir. Zira kadro teşkilinde isimlere her yönüyle dikkat etmek gerekir. Beşiktaş bazı çevrelerce düşünüldüğü gibi düzlüğe çıkmış değildir. Yeni kaynaklar oluşturulmadığı takdirde borç yükünde azalma olması ekonomi biliminde şimdiye kadar tarif bulan bir husus değil. Stat inşaatı vardır, takvime bağlı eski yeni borçlar vardır ve de önümüzdeki sezon ciddî bir maç giriş hasılatı edinme sıkıntısı yaşanacağı ortadadır. Transfer harcamalarını da hesaba kattığınızda ciddi sıkıntılar mevcut. Beşiktaş’a artık borç para veren yönetici tipinden ziyade kredibilitesi yüksek kişiler gereklidir. Aynı kriterler Fikret Orman için de geçerlidir. Geçen sezon zorunlu bir yönetim yapmış ve çekilen sıkıntılar sonucu kısa dönem için fazla sayıda yöneticiyle yollar ayrılmıştır. Mevcut yönetimden alacağı isimler mutlaka kendi takdiridir; ancak kurumsallaşma adına eldekilerle mesafe alınamadığı da bir gerçektir. Onun için tercihi, geçmişte başını ağrıtan ve kavgacı zihniyete sahip değil, uzlaşmacı, vizyonu olan isimler olmalıdır. Yine aldığımız duyumlara göre bazı konuşulan isimler geçer not almayacak durumdadırlar. Muhtemel tercihlerde yanlış yapan ve kulübe zarar veren işlerde ismi geçenler faydadan çok olumsuzluklara yol açar. Bu hususta ‘sütten ağzı yandığı için yoğurdu üfleyerek’ yiyeceğini zannediyorum. Adayların grupçularla pazarlık yapmamaları da çok önemlidir. Seçimleri rant getirici bir hale soktukları bilinen fotoğraflarla birlikte görüntü ve ses vermemeye dikkat etmelidirler. Adayların şanslarını artırmada kadro yapıları ve gelecek adına öncelikle malî istikrarı sağlama konusundaki düşünce ve projeleri önem taşıyacaktır. Her zaman iktidarlar seçimlere şanslı girerler; fakat güçlü bir karşı aday ve listesi kafaları karıştırabilir. Fikret Orman tarafının bu konuda dikkatli davranması önemlidir. Hiçbir maç oynamadan kazanılamadığı gibi hiçbir seçim de garanti değildir. Seçime dair gelişmeler oldukça sizlere aktarmaya ve kişisel düşüncelerimizi sunmaya devam edeceğiz. Temennimiz, bu seçimin galibinin Beşiktaş olması…
