Kapalıçarşı uzun yıllardan beri, Türkiye’nin doğal finans merkezi konumundadır. Bugün de geçmişten gelen bu birikimi ve alaylı yapısıyla ekonomik gelişmeler yakından izleniyor.Kapalıçarşı’daki altın ve döviz işi yapılan işletmelerde hatta en küçük kuyumcu mağazasında bile, bilgisayar ekranından ve televizyondan ekonomi kanalları gün boyu para piyasaları yakından izleniyor. Ayrıca, dünyadaki gelişmelere ayak uydurarak vadeli işlemler (Future) ve kaldıraçlı işlemler (Forex) gibi piyasalarda da işlem yapılıyor. Böyle bir ortama sahip olan Kapalıçarşı Serbest Döviz Piyasası’nda patronlardan çalışanlara kadar herkes, dışta ve içte hükümetlerin ekonomik kararlarını, makroekonomik göstergeleri yakından izleyerek, kendi içinde yorumlayıp ve adeta piyasaları koklayarak pozisyon alıyorlar. Yazılı ve görsel basın para piyasalarındaki gelişmeleri Kapalıçarşı’dan aktararak yatırımcıları ve halkı bilgilendiriyor. Bilindiği gibi 12 günden beri devam eden Taksim Gezi Parkı protestoları sırasında para piyasalarında yaşanan tedirginliklerden en az etkilenen Kapalıçarşı Serbest Döviz ve Altın Piyasası oldu. Merkez Bankası’nın uyguladığı Para Politikası sayesinde döviz fiyatlarında oluşan istikrarlı seyir, Kapalıçarşı Ayaklı Borsası’ndaki döviz fiyatlarında da kedini gösteriyor. Halkın zorunlu ihtiyaçlar dışında dövizden uzak durması ve son dönemde Türk Lirası’na duyulan güvenin artmasıyla Kapalıçarşı esnafının, fiyatlar yükseldiğinde kasasındaki dövizi sattığı gözleniyor. Bu açıdan bakıldığında önceki dönemlerde yaşanan siyasi ve ekonomik çalkantılar sırasında döviz ve altına yönelen Kapalıçarşı esnafının, bu defa oldukça farklı bir tutum izleyerek siyasi ve ekonomik istikrara destek verdiği gözleniyor. Hafta başından beri yaşanan gerginlikleri soğukkanlılık ve itidalle izlemeyi tercih ediyor. Türkiye’nin art arda artırılan kredi notuyla yatırım yapılabilir ülke konumuna gelmesiyle para piyasalarının gündemini dış piyasalardaki gelişmeler aldı. Türkiye ekonomisinin diğer gelişmekte olan ülkelere göre daha canlı performans göstererek pozitif ayrışması rakiplerini korkuttu. Türkiye’nin siyasi ve ekonomik istikrarını kıskananların, söz konusu istikrarı bozabilecekleri tek yer, yüzde 65’i yabacı yatırımcılardan oluşan Borsa İstanbul’da (BIST) vardı. Geçen ay tarihi rekorların kırıldığı dönemlerde yabancı yatırımcıların yüksek fiyattan hisse ve tahvil sattığı sonradan anlaşıldı. Ardından ne tesadüftür ki Taksim Gezi Parkı protestoları başladı. Haklı gerekçeleri olan gençleri ve şer odaklarını tetikleyerek bunları meydanlara döken söz konusu mihrakların spekülatif işlemleriyle BIST’te haftanın ilk günü endeks yüzde 10 düştü. Aynı anda tahvil piyasasında da aynı yöntem uygulandı. Spekülatif işlemlerle tahvil faizlerini kısa sürede yükselttiler. Ertesi gün yüzde 5 yükseldi. Tahvil faizleri yüzde 7’lere yükselip, yüzde 6,50’ye geriledi. Bu sırada yükselen fiyattan döviz satıp hisse senedi ve tahvil alanlar da oldu. Bunun dışında yabancı yatırımcının yurtdışına çıkardığı döviz devede kulak. Hafta içinde yabacıların Türkiye’deki portföy yatırımlarını politika faizini yükselten Brezilya’ya yöneldikleri söylense de dün S&P’nin Brezilya’nın ekonomik görünümünü durağandan negatife düşürmesiyle, Türkiye’nin her yönüyle daha güvenli bir liman olduğu ortaya çıktı. Nitekim haftanın son işlem gününde para piyasalarının gündemindeki siyasi tedirginliğin durulmasıyla BIST endeksleri yükselişle kapandı. Döviz fiyatları ve tahvil faizleri geriledi. Para piyasaları dış gelişmelere duyarlı seyir izledi. Yeni haftada da bu duruşunu sürdürecek gibi görünüyor. Kapalıçarşı’dan para piyasaları böyle görünüyor.
↧