ABD Merkez Bankası’nın (FED) önceki hafta yapılan bu ayki faiz toplantısında, aylık 85 milyar dolarlık tahvil geri alımlarının 2014 yılı ortalarında sonlandırılacağının açıklanmasının ardından para piyasaları hafta süresinde çalkalandı.Amerikan odaklı büyük fonların, başta altın olmak üzere, diğer kıymetli metal ve emtia fonlarında satışa geçerek dolara yönelmeleriyle, söz konusu yatırım araçlarında fiyatlar düşüş eğilimine girdi. Bu süreçte büyük yatırım fonlarının ‘güvenli liman’ altından kaçarcasına yapılan panik satışlarla, bu emtia fiyatı en sert gerileyen yatırım aracı oldu.Ocak ayında onsu 1.700 dolar düzeyinden, her ayki kademli aşağı yönlü seyirle nisanda 1.320 dolara kadar gerileyen altın, daha sonra toparlanarak 1.425 dolara kadar yükseldi. FED’in parasal genişlemeyi sınırlandırma konusunda yetkililerden gelen çelişkili açıklamalarla bu ayın ortalarında altının onsu 1.351 dolara kadar geriledi.Geçen haftaki FED toplantısı sonrası söz konusu panik satışlarla önce 1.250 dolara, dün de 1.180 dolara kadar düştü. Altın fiyatındaki düşüşün nerede hız keseceği ve yeniden yönünü yukarı çevirip çevirmeyeceği konusunda net bir yorum yapılamıyor. Ancak bundan önce de olduğu gibi, kısa vadeli tepki alımlarıyla 1.250 doları görebilir. Amerika’da 5 Temmuz’da açıklanacak haziran ayı tarım dışı istihdam ve işsizlik verilerinin beklenenden olumlu gelmesi halinde, FED’in parasal genişlemeyi beklenenden önce kademeli olarak sonlandıracağı beklentisinin güçlenmesiyle altının onsu yeniden düşüş eğilimine girerek 1.160 dolar teknik desteğine kadar gerileyebilir. Söz konusu ekonomik verinin olumsuz gelmesi halinde para piyasalarında oluşacak geçici iyimserlikle altın 1.250 dolar düzeyinde kalabilir. Bu veri sonrası FED’in temmuz faiz toplantısı beklemeye geçilirken, gelecek ekonomik veriler ve FED yetkililerinden konuyla ilgili açıklamalarla altın 1.200-1.250 dolar/ons bandında dalgalanabilir. Altının dış piyasa görünümü böyleyken, iç piyasada 24 ayar altın fiyatının, dolar/TL’den daha fazla etkilendiği gözleniyor.2011 yılı Eylül ayında altının onsu 1.922 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. İç piyasada doların 1,7800 TL olduğu o dönemde 24 ayar altın fiyatı da 110 TL/gr fiyatıyla tüm zamanların en yüksek seviyesinden işlem gördüğü bir sırada, bankalar TL mevduatı olan müşterilerine telefonla ulaşarak, altının gramının 120-150 liraya kadar yükseleceğini belirterek, TL mevduatlarını altın hesabında değerlendirmek üzere altın almalarını tavsiye etti. Mevduat sahipleri de banka yetkililerinin bu uyarısına uyarak mevduatındaki TL’nin tamamıyla altın alarak, altın hesabında tutmaya başladı. Bazı yatırım bankaları da her ay yeni bir altın fonu açarak fonlardan hesap üstünden altın sattıkları gözlendi. Anılan tarihten itibaren altın fiyatı yükselmek yerine tam tersine düşüş eğilimine girdi.Bu sırada Ana Para Korumalı Altın Fonu oluşturan bankalar da oldu. Bu fonlardan altın satanlarda belki altındaki düşüşe karşı para korunmuş oldu ama mevduat sahibi bu kez de faiz gelirinden zarar etti. Altın fiyatının zaman içinde kademeli gerilemesi sırasında parasını altın hesabında tutanlar zararı kabullenemediği için aldıkları altını da satamadı. Mevduat sahiplerinin bu zararlarının hesabını kim verecek? Bugünlerde altın fiyatı geriledikçe vatandaşın bankaların altın hesaplarındaki paraları pula döndü. a.yildirimturk@zaman.com.tr
↧