Her sene bir gelenek hâline gelen Sızıntı, Yeni Ümit, Yağmur, Gonca ve Kaynak Kültür Yayın Grubu bünyesinde faaliyet gösteren yabancı dilli dergilerin yıllık değerlendirme toplantısı, bu sene Nüans Turizm organizasyonuyla Balıkesir Sındırgı OBAM Termal Resort Otel’de yapıldı.İstişârî toplantıda dergilerin yazı işleri yöneticilerinden ve yazarlarından meydana gelen bir kurul tarafından, içe dönük tenkitler ve gelecek sene için yapılması gerekenler ele alındı.Yepyeni ve sağlığa uygun olarak tasarlanan OBAM, modern bir tesis. Bay ve bayan ayrı olmak üzere açık kapalı termal yüzme havuzları, çocuklar için havuzlar, Türk hamamları, saunalar, Fin hamamı ve terapi havuzları mevcut.Yayın yönetmenliğini yaptığım Yağmur Dil Kültür ve Edebiyat dergisi için de geçmişi değerlendirme ve geleceğe dair yol haritaları çizme çalışması yaptık. Gerçi ilk defa yapılmadı bu. Yıl içinde dergiye gelen yazıları okumak ve değerlendirmek için Anadolu’nun ve hatta dünyanın dört bir yanından kalkıp İstanbul’a geliyoruz. Yağmur yazı kurulundaki denemeciler, hikâyeciler, şairler ve akademisyenler ciddi bir tenkit sürecinden sonra Yağmur’da yer alabileceğini düşündükleri çalışmaları belirlemiş oluyorlar. Yaz aylarında ise her yıl Anadolu’nun farklı bir yerinde bir haftalık bir süreyle buluşuyor, dergimizin durumunu konuşuyoruz. Bu istişârî toplantılar bize Sızıntı’dan kalan bir miras esasında. Külli bir hareketin edebiyat damarını destekleyen Yağmur, bu mirası kendine uygun hâle getirmiş diyebiliriz. On beş yıldır her yaz bir araya gelmelerin sonucunda da Bülent Gündoğan, Yaşar Beçene, Ali Şanverdi, Hüdayi Can, Murat Kaya, Emrah Bilge Merdivan, Zekeriya Kantaş gibi isimlerin yetiştiğini görünce toplantıların amacına ulaştığını görmüş oluyoruz.Yağmur’un toplantısında neler konuşulduğunu da kısaca okuyucularıma aktarmak istiyorum. Yağmur’un bu seneki toplantısında ideal makale nedir, makale nasıl yazılmalıdır, makale tarzları nelerdir gibi sorulara cevaplar arandı. Yağmur için ideal olan makale türlerinin tespiti için de özel bir istişare düzenlendi. Oldukça yararlı ve ilmî bir münazara olduğunu söyleyebiliriz bu oturumun. Bir yıl boyunca yayımlanan yazılar, okurun tercih ettiği türler, en çok okunan yazılar, mevzumuz içinde yer aldı.Yağmur’da bu sene 34 yazarla birlikte çalıştık. Sezai Coşkun, Aziz Kılınç, Mehmet Kaygana, Ramazan Çakır, Mehmet Öztunç, Ramazan Gülendam, Mehmet Önal gibi akademisyenler aramızda bulundular. Derginin geçen seneki sayıları bu isimlerle tek tek ele alınarak incelendi ve eleştiriler sıralandı. Ardından bir önceki sene sunulmuş ve kabul edilmiş kararların uygulanıp uygulanmadığı, Yağmur Dergisi editörü Yusuf Gündüz Bey tarafından grafik dökümleriyle birlikte heyete sunuldu.Geçen yılın değerlendirmesi yapıldıktan sonra da gelecek sene için Yağmur’la alakalı projeler ayrı bir başlık altında konuşuldu. Gelecek yıl da Yağmur’u oldukça hareketli bir sene bekliyor. Kabul edilen projeler yazı işleri ile istişare edilerek ete kemiğe bürünebilecek bir plan hâline getirildi bile. Bilindiği gibi Yağmur sadece yayın yapıp kabuğuna çekilen bir dergi değil. Birçok faaliyetin içinde doğrudan ya da dolaylı olarak bulunan bir dergi Yağmur.Mesela bu yıl yapılan değerlendirmelerde Yağmur şairlerinin farklı şehirlerde düzenlenen şiir günlerine katılımının dergi tarafından sistemli bir hâle getirilmesi onaylandı. Ayrıca makale adına yapılan genel ve özel oturumlar sonucunda 10 adet yazı hazır hâle getirildi bile. Yağmur için işlerini güçlerini bırakıp bize katılan bütün yazı kuruluna öncelikle teşekkür etmek lazım. Çünkü onlar bu işi gönüllü olarak yürütüyorlar ve en az kendi işleri kadar bu işe de ihtimam gösteriyorlar. Gerek kendi üretimlerinde gerekse bölgelerinde eli kalem tutanların teşvik edilmesinde oldukça büyük payları var. Onların gayretleri Yağmur’u merkez bir dergi konumuna getiriyor.15 senedir devam eden Yağmur yazı heyetlerinin edebiyatımız adına farklı bir duruş olduğu kanaatindeyim. Her sene sessiz sedasız Türkiye’nin farklı şehirlerinden gelerek bir haftalarını çağlarını seslendirmek için bu işe adamaları da bir edebiyat dergisi için olağanüstü bir çaba. 15 yıldır sessiz sedasız örülen koza, bundan sonra da örülmeye devam edecek inşallah.
↧