TFF’nin verdiği beraat kararlarının aksine UEFA, iki takımımızı şike ya da şikeye teşebbüs şüphesiyle önce disiplin kuruluna sevk edip mahkûm etti. Sonra Tahkim Kurulu, kulüplerin itirazını kabul etmeyerek verilen cezaları onadı. CAS yolu açık. Milan ile Porto’nun CAS tarafından aklandıkları düşüncesi umut veriyor olsa da yol uzun görünüyor. Yani cuma çekilecek kuralar öncesinde olağanüstü bir CAS kararı mümkün değil!CAS süreci en az 8 ay sürecek ve esas sorun şimdi başlayabilir!UEFA, TFF’yi kendisine bağlı bir federasyon olarak kendi kararına paralel davranmaya zorlayabilir.Burada Federasyon’un yıpranmadan çözüm bulması kolay görünmüyor, UEFA’yı kendi kararının haklılığına inandırması artık imkânsız. UEFA sizi almıyorum, sizden şüpheleniyorum diyor diye de TFF’nin geri dönüp UEFA’yı tasdik etmesi kendi iç hukuku açısından açıklanabilir bir durum değil.Sonuçta UEFA’nın verdiği cezalarla konu kapanmadığı gibi işlerin çıkmaza girme riski bir hayli yüksek. UEFA, CAS başvurusunun sonucunu bekleyecektir şüphesiz ama o süreç iki takımın lehine gelişmezse TFF’den aksiyon bekleyebilir. Bu ihtimale karşı TFF Hukuk Kurulu, tatil yapmadan çalışmak zorunda.UEFA’nın Türk futboluna külliyen ceza vermesi hiçbir hukuk sisteminde kabul edilemez. Ama ceza verdiği iki takıma yaptırım istemesine de kimse itiraz yolu bulamayabilir.Yani artık top UEFA ile TFF arasında oynanacak.Yaşadıklarımız, ne yazık ki ülke futbolunun Avrupa’daki imajını zedeledi. Şimdi dönüp onarmaktan başka yol yok!Evet kriz iki yıldır hiç bitmiyor ama bu aşamada mühim olan krizden fırsat çıkarabilmek. Önümüzde yeni bir sezon, yeni bir başlangıç şansı var.Bir parça mahcup çocuk psikolojisiyle başı öne eğip, futbol oyununu kendi kişisel kavga alanımız olmaktan çıkarıp temiz bir sezon oynamak boynumuzun borcu.Eski tas eski hamam kavgalarla inandırıcılığımızı daha da kaybedeceğimiz kesin.Futbolun acilen sulh ve demokrasiye ihtiyacı var.Federasyon, kulüpler, futbolcular, seyirciler için...Herkes için!
↧