Image may be NSFW.
Clik here to view.
Hey sen. Adın Ersun Yanal. Fenerbahçe’nin teknik direktörüsün. İmza attığın gün, Sarı-Lacivertli taraftarlar ve renklerden öte futbolun tarafı olanlar neden heyecanlanmıştı biliyor musun? Hatırlatayım. Senin not defterinde ‘savunalım değil oynayalım arkadaşlar’ yazıyordu.Gençlerbirliği’ni çalıştırdığın dönemde Real Madrid’e rekor golle şampiyonluk yaşatmış yani ofansif futbolun doruklarında dolaşmış Benjamin Toshack’ın bile havsalasının almadığı çılgınca işler yapmıştın Avrupa sahasında. Olimpik Lyon’la Fransa’da mücadele ettiğiniz karşılaşmada ünlü hoca dayanamamış saymış ve gözleri faltaşı gibi açılmış halde takımının rakip sahada 8 oyuncuyla volta attığını ilan ederek “Bu ne delice cesarettir.” demekten kendini alıkoyamamıştı. Aykut Kocaman Fenerbahçe tarihinin en parıltılı başarılarına ve UEFA’da yarı final onuruna imza attığı halde niçin tribünlerin sevdalısı olamadı, hiç düşündün mü? Çünkü Fenerbahçe nümayiş demekti, coşku demekti, oynamak demekti, hücum demekti. Aykut hoca, bunları yani Kadıköy iklimini modern futbolla bütünleştiremediği için onca başarıya rağmen gidişine en küçük bir itiraz sesi yükselmedi. Ardından hüzünlü şarkılar bestelenmedi. Anlıyorum, ertelenmiş, yüreğinde susuzluğa dönüşmüş bir hayalle vuslata erdiğin için ürkeksin. Düşük krediyle yola çıktığın için streslisin. Sarı-Lacivert eşofmanların ağırlığı ruhundaki sergüzeştliğe eman vermiyor. Kendini dikkatli, temkinli ve sağlamcı olmak zorunda hissediyorsun. Yani bütün sıradan teknik adamlar gibi düşünüyorsun. Ama unutma seni Fenerbahçe teknik direktörlüğüne ‘bu özellikler’ taşımadı. Sen, ekip değil takım yaptığın için sivrildin. Sıradan oyuncu topluluklarından yıldız parıltıları çıkardığın için ışık verdin. Bütün bunları futbolun gülümseyen tarafıyla yapabildiğin için takdir edildin. Fenerbahçe’ye geldin farkında olmadan kendine sırt döndün. Üzgünüm ama sen kendi gerçeğin ve geleneğinden koparak, kaçarak başaramazsın, başaramıyorsun. İyi işaretler vermiyordun. Dün gece iyice ışıkları kıstın. Halbuki, sen Ersun Yanal’ı, Fenerbahçe de Fenerbahçe’yi oynayabilseydi kaybetseniz bile saygınlık uyandıracaktınız. Tribünlerde bir tutam umut bırakacaktınız. Hatta ve hatta belki de kaybetmeyecektiniz. Evet dün gece Arsenal, takımından çok daha iyiydi, diriydi, sevimliydi. Lakin sahada senin takımın yoktu. Daha doğrusu herhangi bir takım yoktu, F.Bahçe yoktu. Hey sen, neden beni klasik şeyler söylemek zorunda bırakıyorsun? Unutmadın değil mi? Korkaklar kahraman o-la-maz…
Clik here to view.
