Bursaspor ile Beşiktaş maçları, saha içi, saha dışı ile bir bakıma bizim yalandan dünya derbisi dediğimiz G.Saray-F.Bahçe maçlarına benzer.Maç öncesi gerginlikleri, rakip taraftar alınmaması ve saha içinde oyuncuların birbirlerine karşı tavırları da aynı. Kimsenin kimseye saygısı yok. Rakibe saygıyı bırakın, meslektaşını koruma ve kollama da hak getire.Bu gerginlikler Bursa’ya hiç yaramıyor aslında. Tribün baskısı Bursasporlu oyuncuların strese girmesine, ayaklarının dolaşmasına, telaş ve paniğe neden oluyor. Bu sıkıntılar yetmezmiş gibi ayın 14’ü gibi doğan Almeida’nın 14. dakikada attığı akıl dolu gol, Bursa’da sinirleri daha da gerdi. Tuncay kararı kendi verip faul gerekçesiyle rakibini bırakınca, Olcay-Almeida organizasyonunda Beşiktaş öne geçerken, maçta da Bursa adına ipin ucu kaçtı. Oyuncular başta da söylediğimiz o gereksiz gerginlik nedeniyle agresiftiler. Beşiktaş, sahayı iyi parselledi ve takımın organizatörü Batalla’yı kilitleyip, işlevsiz hale getirdi. Sürpriz çıkışlar yapan Civelli ve Taiwo’nun çabası da ileride yalnızları oynayan Pinto’ya gerekli topları getiremeyince Bursa teslim bayrağını çekti. Geçen yıl 3-0 yendiği Beşiktaş’a aynı skorla yenilirken, oyun olarak da ortaya hiçbir şey koyamadı.Beşiktaş, iyi başladığı sezonda çıkışını sürdürüyor. Bilic’in sistemi de, oyuncuları da iyi işliyor. Fernandes, Oğuzhan ve Almeida geceye damgasını vuran isimlerdi. Samet Aybaba’nın geçen yıl birçok maçta tribüne gönderdiği Escude, Sivok ile cılız Bursa atakları karşısında dimdik ayaktaydı. Bu yetmezmiş gibi önce Sivok 2-0’ı, ardından da Escude 3-0’ı bularak ne kadar rahat bir galibiyet aldıklarını da gösterdiler. Her takım için zor, fakat Beşiktaş için iki kat daha zor Bursa deplasmanından alınan bu galibiyet Beşiktaş’ı şaha kaldırdı.Hey gidi benim Ertuğrul Sağlam’lı Bursaspor’um. Beşiktaş karşısında tatsız ve keyifsizdi. Geçen yıl Hikmet Karaman’la daha iyiydi, Daum’un elinde oyuncağa dönmüş. Bu Avrupa’dan gelip İstanbul’un 3 eskisini çalıştıran teknik adamlar Anadolu’da kaosa yol açıyor. Yıllar önce Veselinoviç, önce G.Antep, ardından da Karşıyaka’yı perişan etti. Sonra Milne, Bursa’yı ve Trabzon’u, şimdi de Daum, Bursa’yı sıradan bir takım haline getirmiş. Bu Daum kimin fikriyse Bursa’yı yok etme projesiymiş o da gerçekleşti. Hakem Bülent Yıldırım, her pozisyonda olay yeri incelemede görevli polis memuru gibi orada bitti. Pozisyonlara yakındı, sonuca etki edecek hatası yoktu. Genelde de iyi maç yönetti.
↧